Mutfak kültürüyle dünyaca ün kazanan gastronomi şehri Gaziantep, son yıllarda yalnızca kebapla anılır hale geldi. Yaklaşık 250 çeşit ev yemeği bulunan Gaziantep’in yalnızca kebaplarıyla anılması ise eleştirilerin odağı oldu. Sulu yemeğin önemini vurgulayan Zeynel Abidin Muhsinoğlu, Gaziantep ev yemekleri yapan esnaf lokantalarının birer birer kapanarak yerlerini yalnızca kebap çeşitleri yapan işletmelerin aldığını belirtti. Bakırcılar Çarşısı’nda 47 yıldır aynı adreste hizmet sunan Muhsinoğlu haftanın altı günü kebap çeşitleri yaparken, sulu yemek çıkaran lokantaların eksikliğine küçük de olsa bir katkı sağlamak için 10 yıldır her Cuma firik pilavı ve cacık çıkarıyor. 10 yıldır devam eden bu gelenek, özellikle yerel halktan büyük ilgi görüyor. Uzun kuyrukların oluştuğu, 47 yıllık mekânın önünde 150 porsiyonluk pilav kısa sürede tükeniyor.
6 Metrekarelik Mekanda 47 Yıl
47 yıldır aynı adreste hizmet verdiklerini söyleyen Muhsinoğlu, “Dedemizden kalan bu mekânda üç nesildir kebap yapıyoruz. Başka şubemiz yok. 6 metrekarelik dükkâna ek olarak karşıda oturma alanı ekledik.” şeklinde konuştu.
Son zamanlarda Gaziantep mutfağının yalnızca kebapla anılmaya başladığını söyleyen Muhsinoğlu, “Bakırcılar Çarşısı civarında Gaziantep’in yöresel ev yemeklerini yapan lokantalar birbiri ardına kapandı.” dedi.
Ev yemeklerinin yeterince tanıtılmadığını ve unutulmaya yüz tuttuğunu vurgulayan Kebapçı Zeynel Abidin Muhsinoğlu, “Son zamanlarda Gaziantep mutfağı yalnızca kebapla anılmaya başladı. Sulu yemek yapan lokantalar da birbiri ardına kapandı. Bu nedenle bu açığı az da olsa doldurabilmek adına her cuma 6 metrekarelik kebapçımızda firik pilavı ve cacık yapıyoruz.” diye konuştu.
Ancak Muhsinoğlu’na göre, Gaziantep’in ev yemekleri unutulmaya başladı. Muhsinoğlu, sulu yemek sunan esnaf lokantalarının birer birer kapanmasıyla birlikte, turistlerin Gaziantep mutfağını eksik tanımasına neden olduğunu dile getirdi.

“Yaklaşık 150 Porsiyon Çıkıyor”
Firik pilavı için hazırlıklara çarşamba gününden başlandığını belirten Muhsinoğlu, “Her hafta 7,5 kilo firiği seçiyoruz. Firiğin ayıklanması zahmetli bir iş olduğu için bunu evde yapıyoruz. İçine 3-4 kilo bulgur, domates, soğan, al biber ve tatlı yeşil biber ekleyerek pişiriyoruz. Pilavımız pişince 25-30 kiloya ulaşıyor ve yaklaşık 150 porsiyon çıkıyor. Cacık ile birlikte servis ettiğimiz bu Antep yemeği, müşterilerimizden büyük ilgi görüyor.” ifadelerine yer verdi.
“Turistler Kebap Dışında Yemek Denemek İstiyor”
Ev yemeği kültürünü bir nebze de olsa yaşatmaya çalıştıklarını vurgulayan Muhsinoğlu, “Dükkânımız 6 metrekare olduğu için sulu yemek yapmaya uygun değil. Karşıdaki oturma alanını sonradan aldık. Sulu yemek yapabilmemiz için en az 6-7 çeşit yemek çıkarmamız lazım, ancak mevcut alanımız buna elverişli değil. Bu nedenle burada sadece kebap yapabiliyoruz. Yine de haftada bir gün firik pilavı ve cacık sunarak ev yemeği kültürüne küçük de olsa bir katkı sağlamaya çalışıyoruz. Gaziantep’e gelen turistler bile kebap dışında yemekler denemek istiyor. Çünkü Gaziantep’in bir gastronomi şehri olduğunu biliyorlar ve yemek kültürünün yalnızca kebaptan ibaret olmadığının farkındalar.” ifadelerini kullandı.
“Turist Ev Yemeklerimizi Bilmiyor”
Gaziantep’te sulu yemek yapan lokanta sayısı çok az olduğunu belirten Muhsinoğlu, “Eskisi gibi esnaf lokantaları kalmadı, artık her yer kebapçı oldu. Eskiden bu çevrede iki tane sulu yemek yapan lokanta vardı, ancak ikisi de kapandı. Bu lokantalarda hem sulu yemek hem de kebap çeşitleri bulunurdu. Şu an Gaziantep’te bu büyük bir eksiklik. Antep’in çok çeşitli ve güzel ev yemekleri var, ancak birçoğu unutuluyor. Bu yemekleri gelen turistlere tanıtamamamız bizim ayıbımız. Gaziantep’in kebapları kadar ev yemekleri de çok güzel, ama tattıramıyoruz. Turist ev yemeklerimizi bilmiyor, çünkü eski ustalar kalmadı. Ev yemeklerine önem veren ustalar artık yok. Yeni nesil sadece kebap yapmayı biliyor. Ben kebapçıyım ama evimde bayramdan bayrama mangal yakarım. Onun dışında hanım hep sulu yemek yapar. Çünkü sulu yemek hem daha lezzetli hem daha besleyici hem de daha doyurucudur. Gaziantep’in sayısız ev yemeği var ve bunların unutulmaması gerekiyor.”
“Bizden sonraki neslin yemeklerimizin çoğunu unutacağını düşünüyorum.” diyen Muhsinoğlu, “Avrupa ve Amerika’daki gibi fast food tüketen bir toplum olacağız gibi görünüyor. Oysaki bizim çok değerli ve lezzetli yemeklerimiz var. Bu yemekleri unutturmamak için kültürümüze sahip çıkmalıyız.”