Banu Alkan, Gürbüz Hanif'i şu sözlerle tanımlamıştır: "Türkiye'deki gerçekten önemli şahsiyetlerden biriydi. Boğaziçi Üniversitesi'nden sonra Amerika'da yüksek tahsil gördükten sonra yurda dönüş yapmış. Türkiye'de çok önemli bir sanayici, çok önemli bir iş adamı. Ve ben kendisini 17 yaşında tanıdıktan sonra dünyada sanki bir kuş misali oldum. Dünyanın her bir noktasına uçmaya başladım. O arada filmler çekiyordum. Hayata çok hızlı girmiştim ve çok mutluydum."
Gürbüz Hanif, Banu Alkan ile olan 20 yıllık birlikteliğinin ardından kanser hastalığına yakalanarak vefat etmiştir. Babası ile yaş arasında sadece 2 yaş fark olmasına rağmen, Banu Alkan, Hanif ile olan ilişkisini sürdürmüş ve onun yanında kalmaya devam etmiştir. Gürbüz Hanif'in yaşamı, Banu Alkan'ın hayatında önemli bir yer tutmuş ve hikayesi merak edilmektedir.
Banu Alkan'ın anlatımına göre, Gürbüz Hanif, aristokrat, zeki, kültürlü ve şık bir kişiliğe sahipti. Alkan, Hanif'in kendisine her şeyi veren, hayatı ve dünyayı önüne seren güçlü bir beyin olduğunu vurgular. Hanif'in serveti sayesinde dünya çapında seyahatler yapan Banu Alkan, onun yönlendirmesiyle lady okuluna gitmiş ve burada aldığı eğitimle sosyete hayatında önemli bir yer edinmiştir.