Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Büyükerşen ile onun yönetici pozisyonunda bulunduğu vakıf ve şirketlerin yönetici ya da üyeleri olan akademisyenler Ahmet D., Erol Nezih O., Yavuz T. ve üniversite yetkilisi Çetin K.'ye 'hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma' ve 'haksız mal edinme' suçlarından ceza talep edilen iddianame, Eskişehir 8. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edilerek dava açıldı.
İddianameye göre, zarar gören kurumlar arasında Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü ve Kütahya Vakıflar Bölge Müdürlüğü bulunuyor. Suçtan zarar gören kurumların Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü ve Kütahya Vakıflar Bölge Müdürlüğü olduğu belirtilen iddianamede, 5 sanığın üzerlerine atılı güveni kötüye kullanma suçunu kendilerine emanet edilen mal dolayısıyla işlediklerinin anlaşıldığı belirtildi.
Devlet Denetleme Kurulu'nun raporu, Cumhuriyet Başsavcılığı'nca temin edilen bilgi ve belgeler ile dosyada adı geçenlerin ifadeleri değerlendirilerek oluşan kanaate göre, Büyükerşen'in rektörlüğünü de yaptığı Anadolu Üniversitesi bünyesinde kurduğu Eğitim, Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları Vakfının (ESBAV) vakıf senedinde başkan olarak kendi ismini süreklilik arz edecek şekilde geçirdiği, aynı süreçte yaklaşık 20 vakıf şirketi kurulduğu ve bunlardan 3'ünün faal olmalarına rağmen en son 2020 yılında Anadolu Üniversitesi vakıflarına ait hisselerin satılması suretiyle üniversitenin bu şirketlerle bağının kopartıldığı bildirildi.
İddianamede, vakfın, şirketlerden birinin, Antalya'nın Alanya ilçesindeki otel, Muğla'nın Marmaris ilçesindeki misafirhane, açıköğretim ofisleri ve özel eğitim kurumunun Anadolu Üniversitesi'nden kaynak edinilmesine rağmen ailenin vakıf şirketlerindeki hisselerinin artırılması suretiyle ve şirketler vasıtasıyla Yılmaz Büyükerşen ve ailesine mülk olarak geçirildiğinin anlaşıldığı, rayiç bedellerin altında yapılan satışlardan vakfa ait şirketlerin 876 bin 16 lira zarara uğratıldığının tespit edildiği aktarıldı.
Söz konusu şirketin Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi'nde yer alan mülkünün 13 milyon 500 liraya satıldığı, bu paranın başka bir vakıf şirketindeki payını artırmada kullanıldığı kaydedilen iddianamede, bu suretle bir şirketinin içinin boşaltılarak lokomotif olan başka bir şirketin yüzde 50 payına ve 200 milyon liralık mal varlığına hakim olduğu, böylelikle vakıf ve şirketlerin hisse değerleri azalırken Büyükerşen ve ailesinin sahip olduğu şirketin hisse tutarının 10-15 kat artırıldığı bilgisine yer verildi.
Yılmaz Büyükerşen ile Ahmet D'nin tüm mal varlıklarında yapılan incelemede, mal beyanlarıyla uyumsuzluklar olduğu, Büyükerşen'in 2016'dan bu yana vakfa ait şirketlerde hisselere sahip olmasına rağmen 2012-2020 dönemlerinde herhangi bir beyanda bulunmadığının tespit edildiği belirtilen iddianamede,
Büyükerşen hakkında "Yıllar içerisinde mal varlığındaki artış ve banka parasal hareketlerinin dikkat çekici olduğu değerlendirilmiştir." ifadesi kullanıldı. İddianamede, Yılmaz Büyükerşen ve Ahmet D'nin 'güveni kötüye kullanma' suçundan ayrı ayrı 2 kez olmak üzere 1 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 3 bin güne kadar adli para cezası, 'haksız mal edinme'den 3 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5 milyon liradan 10 milyon liraya kadar ağır para cezası, Büyükerşen'in damadı da olan Yavuz T. ile Erol Nezih O. ve Çetin K. hakkında ise "güveni kötüye kullanma"dan 1 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 3 bin güne kadar adli para cezası talep edildi. Haksız edinilen malların zorla alımına karar verilmesinin istendiği iddianamede, haksız edinilen değere eşit bedelinin Hazine'ye ödenmesi talebinde de bulunuldu. İddianamedeki ifadelerinde haklarındaki suçlamaları reddeden 5 sanık, Eskişehir 8. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanacak.