Pandemi döneminde, ekonomi piyasalarını canlı tutmanın anahtarı nakit para oldu. Gelişmiş ülkeler, enflasyon korkularını önlemek amacıyla para politikalarında değişiklikler yapmaya başladı. Bu değişiklikler, özellikle Türk Lirası gibi para birimlerini önemli ölçüde etkiledi. Ayrıca, dünya ekonomisinin performansı, dolar alım veya satım kararlarının merkezinde yer alır ve küresel piyasaları etkiler.

Dünyanın dört bir yanından yatırım alan dolar, güçlü bir ekonomiye ve güvenli yatırım getirisi sağlama kabiliyetine sahip olduğundan çekiciliğini sürdürmektedir. Bu durum, doların dünya genelinde daha yaygın olarak kabul görmesine ve kullanılmasına olanak tanır. Peki dolar neden yükselir?

DOLAR NEDEN YÜKSELİR?

Dolar değerini arttırmak için arz ve talep

Dolar değerinin duyarlılığı ve piyasa psikolojisi

Doları etkileyen teknik faktörler

 

DOLAR DEĞERİNİ ARTTIRMAK İÇİN ARZ VE TALEP

Doların değerini artırmak için arz ve talep faktörleri büyük bir rol oynar. Günümüzde teknolojinin yaygın kullanımı, Amerika Birleşik Devletleri'nin teknoloji alanındaki öncü rolüyle öne çıkar. ABD merkezli şirketlerin piyasaya sunduğu ürün ve hizmetlerin ödemelerinin dolar cinsinden yapılması gerektiği için dolar talebi artar. Bu durum, insanların kendi para birimlerini dolar karşılığında dönüştürmelerini gerektirir.

Ayrıca, büyük Amerikan şirketlerinin yabancı yatırımcılar tarafından satın alınmak üzere çıkardıkları tahvillerin ödemelerinin de dolar cinsinden yapılması beklenir. Benzer şekilde, ABD dışındaki yatırımcıların ABD'deki kurumsal hisse senetlerini satın almak için para birimlerini dolara çevirmeleri gerekebilir. Tüm bu durumlar, ABD'nin dolar talebini artırarak doların değerini yükseltmesine katkı sağlar.

Pandemi döneminde, küresel ekonomik belirsizliklerin artmasıyla birlikte ABD doları her zamankinden daha fazla güvenli liman olarak görülür. Bu nedenle, ABD ekonomisindeki dalgalanmalara rağmen dolar talebinin devam etmesi muhtemeldir.

Bu faktörlerin bir araya gelmesi, doların değerini artırmak için arz ve talep dinamiklerinin nasıl etkili olduğunu gösterir ve doların dünya genelindeki talep üzerindeki etkisini vurgular.

DOLARI ETKİLEYEN TEKNİK FAKTÖRLER

Özellikle ticaret odaklı şirketler veya holdingler için, doların değeri çok önemlidir ve artış ya da düşüşü büyük önem taşır. Bu nedenle, ticaretle ilgilenen kişiler, dolar arzının dolar talebinden daha fazla mı yoksa daha az mı olacağını ölçmekle görevlendirilirler. Bu ölçümü belirlemek için dikkatlice haberlere, uluslararası siyasi gelişmelere, dünya genelindeki olaylara ve ülke içi siyasi duruma dikkat etmek gereklidir.

Bu ölçümde, bordro verileri, gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) verileri ve diğer ekonomik göstergeler gibi çeşitli hükümet istatistiklerinin yayınlanması da önemlidir. Ayrıca, genel ekonomik duyarlılığı belirlemek için yatırım bankaları ve varlık yönetimi firmaları gibi büyük işletmelerin görüşlerini de dikkate almak gerekir. Bu görüşler, piyasayı yönlendirmede temel ekonomik faktörlerden daha önemli olabilir.

Ticaret ile uğraşan kişilerin görevi ayrıca, destek ve direnç seviyeleri ile teknik göstergeler gibi tarihsel olarak tekrarlanan kalıpları analiz etmektir. Bu kalıpların döngüsel olduğuna ve gelecekteki fiyat hareketlerini tahmin etmek için kullanılabileceğine inanan birçok kişi bulunmaktadır.

Sonuç olarak, doların değerini anlamak ve öngörmek için geniş bir bilgi yelpazesine dayanmak gerekir. Bu, ticaretin karmaşıklığına ve doların piyasadaki rolüne bağlı olarak sürekli olarak göz önünde bulundurulması gereken bir süreçtir.

DOLAR DEĞERİNİN DUYARLILIĞI VE PİYASA PSİKOLOJİSİ

Doların değerinin nasıl değişken olduğunu ve piyasa psikolojisinin nasıl etkilediğini anlamak için tüketim ve toplumun tüketim alışkanlıklarından bahsetmek önemlidir. Tüketim konusunu ele aldığımızda, iki ana grupla karşılaşırız.

Birincisi, günlük yaşam için gerekli harcamaları içeren sabit tüketim grubudur. İkincisi ise toplumun gelir seviyesine göre değişen teşvik harcamalarını içeren grup. Her iki gruptaki insanlar, belirledikleri oranlarda tasarruf etmek isterler.

Umreye götüreceğiz yalanıyla 10 milyon TL Vurgun Umreye götüreceğiz yalanıyla 10 milyon TL Vurgun

Toplam tüketim işlevinde, tüketici harcamalarının tamamen gelir ve gelirdeki değişiklikler tarafından belirlendiğini söyleyebiliriz. Bu nedenle, gayri safi yurtiçi hasılanın büyümesiyle birlikte toplam tasarruflar da orantılı olarak artar. Yani harcanabilir gelir ile tüketici harcamaları arasında bir ilişki bulunmaktadır.

Bir örnek vermek gerekirse, ABD'deki sürekliliği azalan ürünler ve hizmetler sektörü, ABD ekonomisinin zayıflaması ve tüketimin yavaşlaması durumunda ABD hükümeti veya büyük ABD merkezli şirketler, tahvil veya hisse senedi satışından elde edilen nakdi geri ödeme ihtiyacıyla karşı karşıya kalabilir. Yabancı yatırımcılar, yerel para birimlerini geri aldıklarında, bu durumda doların değeri düşer, artmaz.

BU ÜÇ ETKEN KENDİ İÇİNDE NASIL BİRLEŞİR?

Ekonomistler ve ticaret uzmanları, alım veya satım kararlarını verirken genellikle yukarıda özetlenen yöntemlerin bir kombinasyonunu benimserler. Ticaret, olasılıkları lehinize çevirmek ve avantaj sağlamakla ilgilidir.

Toplanan olasılıkların doğruluğu yüksekse, bu alanda çalışanlar piyasaya girmeyi ve riskleri yönetmeyi kabul ederler. Analizlerin ve tahminlerin doğruluğu, piyasaya girmeden önce dikkatli bir risk yönetimi stratejisi oluşturmayı ve fırsatları değerlendirirken disiplinli bir yaklaşımı benimsemeyi içerir.

ABD DOLARININ YÜKSELMESİNİN NEDENİ NE?

ABD dolarının değerindeki yükselişi belirleyen temel faktörlerden biri, dolara olan taleptir. Dolar talebi arttığında, doların değeri genellikle yükselir; talep azaldığında ise değer düşer. Uluslararası tarafların, yabancı vatandaşlar, merkez bankaları veya finans kuruluşları gibi, daha fazla dolar talep etmesi, dolara olan talebi artırır.

Dolar, dünya genelinde rezerv para birimi olarak kullanıldığından, talep genellikle yüksektir. Ancak doların değerindeki istikrar, diğer para birimlerine kıyasla daha az değer kaybetmesini sağlayan siyasi istikrara da bağlıdır.