Türkiye-ABD Ticaret Hacmi İçin Yeni Bir Fırsat mı?
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, Trump’ın başkanlık koltuğuna dönmesiyle birlikte Türkiye ile ABD arasında yeni ticari anlaşmaların gündeme gelebileceğini belirtti.
Gültepe, iki ülke arasındaki dış ticaret hacminin 2023 yılında 31 milyar dolara ulaştığını ve bu sayede önemli bir başarı elde edildiğini ifade etti.
Gültepe, "Bu yılın 10 ayında ABD’ye ihracatımız yüzde 9,2 artış göstererek 13,4 milyar dolara ulaştı. Trump’ın liderliğiyle, Türkiye-ABD arasındaki 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine ulaşmak için daha hızlı bir ivme kazanacağımıza inanıyorum" dedi.
Doların Güçlenmesi Türkiye’ye Nasıl Yansıyacak?
Ekonomist Dr. İsmet Demirkol, Trump’ın başkanlık döneminde doların küresel ölçekte güçlenebileceğini ifade ederek bu durumun Türkiye ekonomisine etkilerini değerlendirdi.
Demirkol, "Doların güçlenmesi, avro-dolar paritesinin 1 seviyelerine ulaşmasına neden olabilir. Bu, Türkiye’nin ihracatının büyük kısmını yaptığı Avrupa pazarında ithalat maliyetlerini artırabilir," şeklinde konuştu.
Doların güçlenmesi, ithalat maliyetlerini artırarak enflasyon üzerinde yukarı yönlü bir baskı yaratabilir. Türkiye’nin ABD ile olan ticaretinin toplam ticaretinin yalnızca yüzde 5’ini oluşturduğunu belirten Demirkol, buna karşın güçlü bir doların geniş kapsamlı etkiler yaratabileceğini vurguladı.
Ek Vergiler İthalat Sorunlarına Yol Açabilir
Ekonomistlere göre, Trump yönetiminin daha önceki dönemde olduğu gibi ek gümrük vergileri uygulamaya başlaması halinde, Türkiye’nin ABD ile olan ticaret ilişkileri de olumsuz etkilenebilir.
Özellikle Türkiye’nin ABD’den yaptığı teknoloji, enerji ve savunma sanayi ithalatı gibi kalemlerde maliyetlerin artması bekleniyor. Dr. Demirkol, "Trump’ın daha önce Çin ve bazı Avrupa ülkelerine uyguladığı ek vergilerin bir benzerini Türkiye’ye getirme olasılığı bulunuyor. Böyle bir durumda, ithalat maliyetleri artabilir ve Türkiye’nin bazı sektörleri üzerinde ciddi baskılar oluşabilir," dedi.
Türkiye İçin Fırsatlar ve Riskler Bir Arada
Trump’ın başkanlığı döneminde Türkiye ile ABD ilişkilerinde sıkça inişli çıkışlı bir seyir izlenmişti. Yeni dönemde de aynı dinamiklerin devam etmesi olasılığı, ekonomistler tarafından hem fırsat hem de risk olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, Trump yönetiminin Türkiye’yi ticaret ortağı olarak önemseyip bazı alanlarda kolaylıklar sağlayabileceğini ancak aynı zamanda ABD’nin çıkarlarını ön planda tutarak zorlayıcı kararlar alabileceğini belirtiyor.
Özetle: Türkiye Ekonomisini Neler Bekliyor?
Trump’ın yeniden ABD Başkanı olması, Türkiye ekonomisi üzerinde karmaşık ve çok yönlü etkilere yol açabilir. Olası etkiler arasında şunlar öne çıkıyor:
Ticaret Hacminin Artması: İki ülke arasında yeni ticaret anlaşmalarının gündeme gelmesi ve ticaret hacminin artırılması hedefleniyor.
Güçlenen Dolar ve Enflasyon Riski: Doların güçlenmesi, ithalat maliyetlerini artırarak enflasyon üzerinde baskı oluşturabilir.
Ek Vergiler: Trump’ın uygulayabileceği ek vergiler, Türkiye’nin ithalatını ve ticaret dengesini olumsuz etkileyebilir.
Ekonomik İstikrar Üzerinde Baskı: ABD’nin güçlü dolar politikası ve olası yaptırımlar, Türkiye’nin finansal istikrarını zayıflatma riski taşıyor.
2025’e yaklaşırken Trump’ın başkanlık koltuğuna oturması, küresel ekonomi ve Türkiye üzerinde ciddi etkiler yaratabilir. Türkiye’nin ekonomik çevreleri, bu yeni dönemin getireceği fırsatları değerlendirirken, riskleri de yakından takip etmek zorunda kalacak.