Kahramanmaraş ve Elazığ'da meydana gelen depremlerin ardından, Doğu-Anadolu fay hattı üzerinde yer alan Bingöl'de de büyük bir deprem beklentisi olduğunu belirttiler. Haritada kırmızı olarak işaretlenen bölgelerde, eğer yakın zamanda bir kırılma olmadıysa, deprem beklendiğini ifade ettiler.
Bingöl civarının kısa bir fay alanına sahip olduğunu ve bu yüzden Kahramanmaraş bölgesine kıyasla daha küçük bir deprem beklenmesi gerektiğini, ancak bilimin her zaman sürprizlere açık olduğunu vurguladılar. Ayrıca, Ölüdeniz fay hattı ve deniz altındaki sismik aktiviteler hakkında da bilgi verdiler, bu alanın daha az bilindiğini ve deniz altında bir deprem ihtimalinin olduğunu belirttiler.
İstanbul ile ilgili olarak, Silivri-İstanbul arasındaki fay hattında 7.2-7.4 büyüklüğünde bir deprem beklendiğini, kırılan bir segmandan sonra bitişik bir segmanda deprem olabileceğini ve bu durumun sıkça yaşandığını ifade ettiler. 1912 Çanakkale Ganos ve büyük İzmit Depremi örneklerini vererek, Marmara Denizi'nin merkezinde ve İzmit Körfezi'nde tarih boyunca yaşanan depremlere dikkat çektiler.
Son olarak, Silivri-İstanbul hattında büyük bir deprem beklediklerini, bu depremin çeşitli segmanları etkileyebileceğini ve geçmişteki büyük depremlerden örnekler vererek, aynı fay üzerinde kısa süreler içinde ard arda depremler olabileceğini belirttiler. Bu açıklamalar, Türkiye'de deprem riskinin ciddiyetini ve aktif fay hatlarının sürekli izlenmesi gerekliliğini bir kez daha gözler önüne sermiştir.