Emekli maaşı ile buzdolabını bile dolduramadıklarını ifade eden vatandaşların hali içler acısı… ‘Aldığımız emekli maaşı bankalara kredi olarak gidiyor, elimize geçen sıfır’ diyerek dert yakınan emekliler faturalarını dahi ödeyemediklerini dile getiriyor.

HAYAT ÇOK ZOR GEÇİNEMİYORUZ’

Ekonomik sıkıntılarından dolayı sadece seyyar tezgâhla ticaret yaparak geçimini sağlayan Sunay Karaçınar,  “Bir tezgâhla geçiniyorum başka bir işim yok, her şeye neredeyse günden güne zam geliyor. Her gün zam zam zam! Bıktık bu zamlardan, hayat çok zor geçinemiyoruz ancak ekmek parası kazanıyoruz. Evim kira, hayat pahalı, ekonomi bitmiş vaziyette durumun düzelmesi çok zor. Bu durumda emekli maaşı neye, kime, ne kadar yetebilir” şeklinde konuştu. 

‘BENİM ET ALMA HAKKIM YOK MU’

Emeklinin durumunun içler acısı olduğunu dile getiren Mustafa Kaygısız, evinin kira olduğunu ve faturalarla birlikte neredeyse aldığı maaşın yarısını bu ihtiyaçlara harcadığını dile getirdi.

Kaygısız, “Torunlarım geliyor, çocuklarım geliyor maaşım yetişmiyor. Zorluk çekiyorum, küçük oğlum bana yardım etmese per perişanım. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Allah kendisinden razı olsun diyelim bu konuda elinden geleni yapması lazım. Benim et alma hakkım yok mu, yok! Etin kilosu 210 TL olmuş, kötü bir tavuğun kilosu 70 TL olmuş ben nasıl alayım! Cumhurbaşkanımızın bu duruma bir çözüm üretmesi lazım, biz bir şey desek olmuyor. Durumumuz artık kendisinin vicdanına kalmış” diyerek dert yandı.

‘EMEKLİ OLSAM NE OLACAK’

Durumun bir an evvel toparlanması lazım, ülke ekonomiye gitmiyor diyen Mehmet Ali Erleplebici, ürünlerin fiyatlarında yüksek indirimlerin yapılmasının ya da emekli maaşı ve asgari ücretin insanların alım gücünün göz önünde bulundurularak arttırılması gerektiğini ifade etti.

Emekliliğe az kaldığını ifade eden Erleplebici, “ Emekli olsam ne olacak, 2500 TL maaş veriyorlar bu maaşla geçinebilmek mümkün değil, nasıl olacak, ülke nasıl toparlanacak bilmiyorum ancak bir şeyler yapılması lazım. Enflasyon çok yüksek, girdiler çok yüksek. Kendi işimden örnek verecek olursam 50 kuruşa aldığım salça kabı şuan 4 TL, bir kilogram salça tartıyorum bana 4 TL sırf ambalaj maliyeti var. Önceden bu kadar gözümüze gelmiyordu ancak her şey pahalı ve maliyetler bizi aşırı derecede zorlamaya başladı. Annem emekli onun maaşı 2 bin 200 TL biz kendi aramızda kardeşlerimizle para denkleştirerek annemin kirasını ve faturalarını ödüyoruz yoksa kadın geçinemeyecek. Emekli olduktan sonra da mecburen çalışmak zorundayım şuan bile geçinemiyorum 2 bin 500 TL ile nasıl geçineceğim. Ürünler pahalı olduğu için satış yapamıyoruz yapsak da kazancımız kalmadı. Fiyat yükseldikçe kar marjlarımız düştü.

“EMEKLİLERİ KAPI KAPI DOLAŞTIRMAYIN”

Emeklinin zamlı maaşlarının hesaplarına yatırılmasının ardından emekli maaşları için verecekleri promosyon miktarında kıyasıya bir rekabete girdi. Kamu bankaları bu rekabete katılmazken, özel bankalar promosyon rakamlarını 7 bin 500 liraya kadar çıkardı.

Bankaların emeklileri düşündüğü için promosyon yarışına girmediklerini söyleyen vatandaşlar, “Bankalar işçi, memur ve emeklilerin maaşlarını sisteme sokarak para kazanıyor. Faturalar için ödeme talimatı verilmesi, kredi kartı alma, kredi çekme zorunluluğu gibi şartları da anlaşmada ileri sürüyorlar. Banka promosyon anlaşmasında 3 yıl zorunluluğu getirirken, gelecekteki enflasyon veya olası fiyat artışlarını da ne yazık ki dikkate almıyorlar. Maaşın başka bir bankaya zamansız taşınmasında ise promosyon farkının ödenmesi isteniyor. Buradan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına çağrımızdır; derhal muhataplara çağrınızı yapın bu işi birlikte çözelim. Emeklileri kapı kapı dolaştırmayın. Daha çok onurlarıyla oynanmasın, yoksullukları yüzlerine vurularak incitilmesin” şeklinde konuştular.

Editör: Haber Merkezi