Uzman Psikolog Pınar Tümbaş, aşırı uyuma isteği, uykusuzluk, yorgunluk gibi belirtilerle başlayan sonrasında ise artarak devam eden depresif ruh halinin ve diğer ruhsal rahatsızlıkların sonbahar ve kış mevsimlerinde şiddetlenebileceği konusunda uyarılarda bulundu. Dr. Tümbaş, Ruhsal rahatsızlıkların, sonbahar mevsiminde şiddetlenebileceğini ve kaygı bozukluğu, takıntılar, depresyon, panik atak, bipolar bozukluk, şizofreni belirtilerinin de şiddetinde artmalar olabileceğini belirtti.
BU SEMPTOMLARA DİKKAT!
Kişilerin ruh hallerinde değişiklikler ve şiddetlenmeler gözlenebileceğini dile getiren Dr. Tümbaş, “Ruhsal rahatsızlıklar, sonbahar ve ilkbahar mevsiminde şiddetlenebilir. Örneğin; kaygı bozukluğu, takıntılar, depresyon, panik atak, bipolar bozukluk, şizofreni belirtilerinin de şiddetinde artmalar olur. Diyelim ki kişi depresyonda ve tedavi görüyor fakat ara ara tekrar eden durumları mevsim geçişlerinde özellikle durumunda bir şiddetlenmeye sebebiyet verebilir. Ya da kişiler bu dönemlerde aşırı uyuma isteği hissettiği gibi tam tersi uykusuzluk gibi sorunlarla da karşılaşabilir. Aşırı mutsuz bir ruh hali içerisinde kişi kendisini hapsolmuş gibi hissedebilir, üzüntü, keyifsizlik ve geçmişi düşünme gibi sık rastlanan semptomlara dikkat etmeliyiz” dedi.
SOSYAL AKTİVİTELER ÇOK ÖNEMLİ
Hali hazırda devam eden ve ruh halinde yaşanan dalgalanmaların mevsim geçişlerinde gün yüzüne çıkarak tetiklendiğinden bahsederek kişilerin bu dönemlerde sosyal yaşantılarının büyük oranda etkilendiğini ifade eden Dr. Tümbaş, kişilerin rutin işlerden sıyrılarak günlerini kaliteli geçirmeye özen göstermesi ve bunun için çabalaması gerektiğinin altını çizdi.
Kişilerin, sosyal yaşantılarını kaliteli ve keyifli bir şekilde geçirmelerinin önemli olduğunu vurgulayan Dr. Tümbaş, “Kişi sosyal yaşantısına özen göstererek günlerini kaliteli geçirmek için çabalamalı özellikle bizler bu durumlarda yürüyüş ve egzersiz yapmalarını öneriyoruz. Terapi ve ilaç desteğine ek olarak sanatsal faaliyetler, hobiler, müzik gibi keyif verici uğraşlarla vakit geçirerek de kendi başımıza depresyonun üstesinden gelebiliriz. Rahatsızlığın iyileşmesi için şiddetinin azalması çok önemli, bu yöntemler ve yollar kişiye iyi geliyor. İnsanlarla ilişkiler çok önemli, toplum içerisindeki aktivitelere katılmaya bu dönemlerde daha çok gayret etmeliyiz” şeklinde konuştu.
UYKU VE BESLENME DÜZENİ DE RUH HALİNİ ETKİLİYOR
Kış mevsiminde hissettiğimiz depresyon kaynaklı ruh halinin, beslenme ve uyku kalitesiyle daha aza indirebilmenin mümkün olduğuna değinen Dr. Tümbaş, spor ve sanatsal aktiviteler gibi beslenmenin ve uyku düzeninin de çok önemli olduğuna dikkat çekti.
Dr. Tümbaş, “Kişiler genellikle kış aylarında yataktan kalkmakta zorlanıyor ve kendilerini motive edecek bir şeyler bulamadıklarını ifade ediyor. Bu durumda kişi sabah kalktığında, zorunlulukları, onu üzen, sıkıntıya sokan şeyleri değil de motive edebilecek, sevebileceği şeylere odaklanmalı ve onları düşünmeli, hayallerine ve hedeflerine odaklanmalı” dedi.
PSİKOLOJİK DESTEK ALMAKTA YETERSİZ KALIYORLAR
İnsanların psikolojik destek alma konusunda yetersiz kaldığını dile getiren Dr. Tümbaş, “Duygu durumları dışında bazı sıkıntılar bedenimizde de vücut gösteriyor. Nefes darlığı, göğüste sıkışma, halsizlik, uyuşma, mutsuzluk, üzüntü, öfke, kaygı gibi şeyler hissedebiliyoruz. Kişi bu durumları kendisinde gözlemlediğinde bir aydır ve daha uzun süredir devam eden süreçlerde mutlaka bir uzmana danışmalı çünkü terapiler ve doktor desteğiyle bu sıkıntılar azalıyor. Ruhsal rahatsızlıklar oluşmuşsa o rahatsızlığın şiddeti ve kişiyi etkileme düzeyi azalıyor, kişi gerçekten iyileşmeye başlıyor. Uzmandan yardım almakta geciktiğinde ise sıkıntılar daha da şiddetlenmiş ve ilaç tedavisi boyutuna ulaşmış oluyor” diye konuştu.
