Dinî inançlarda ve İslamîyette, bir Müslümanın ölümcül hastalık gibi ciddi sıkıntılardan dolayı ölmesi, günahlarına kefaret olarak kabul edilebilir. Hadis-i şeriflere göre, hastalık ve sıkıntıların Müslümanın günahlarını sileceğine inanılır ve bu, ahirette kişiye bir şehitlik mükafatı kazandırabilir. Bununla birlikte, doğrudan savaş alanında can veren bir kişi gibi "kâmil şehit" statüsüne ulaşmaz; bu, daha çok "ahiret şehitliği" olarak tanımlanır.
Bazı kaynaklara göre, bulaşıcı hastalık, ateşte yanarak veya suya düşüp boğularak ölme, doğum sırasında vefat etme, iş kazası gibi çeşitli nedenlerle hayatını kaybedenler ahiret şehitlerinden sayılmaktadır. Kanser gibi ölümcül hastalıklar nedeniyle çekilen acılar da bu kefaret statüsüne dahildir.
Ayrıca, kanser gibi ağır hastalıklarla mücadele eden müminlerin sıkıntılarının giderilmesi için Kur’an-ı Kerim’den bazı duaların okunması tavsiye edilir. Özellikle Allah’ın şifa verici isimleri olan "Ya Şafi, Ya Latif, Ya Ganiy, Ya Rahim" zikirlerinin yapılması ve Mü'min Suresi'nin belirli ayetlerinin okunması da bu dualar arasındadır. Bu surelerin ve duaların şifa için Allah’a sığınma niyetiyle okunması, kişiye manevî destek sağlamaktadır.