TBMM Çocuk Hakları Alt Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kocaeli Milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Çocuklara Karşı Şiddet Özel Temsilcisi Najat Maalla M'jid ile bir araya geldi. M'jid ile beraberindeki heyeti Meclis'te ağırlayan Katırcıoğlu, M'jid'in çocuk hakları konusunda uzun yıllardır kararlı bir mücadele yürüttüğünü ve güçlü bir duruş sergilediğini belirtti.
Türkiye Cumhuriyeti'nin dünyada çocukla ilgili gelişen tüm yaklaşımları yakından takip ettiğini, çocuk haklarının geliştirilmesine yönelik tüm sözleşmelerin amasız fakatsız ilk imzacılarından olduğunu ifade eden Katırcıoğlu, çocukları sadece şiddetten korumak değil aynı zamanda çocukların zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimlerini desteklemeyi hedeflediklerini söyledi.
Katırcıoğlu, özellikle son yıllarda çocuklara yönelik LGBT faaliyetlerinin arttığını ve bu duruma komisyon olarak tepkili olduklarını belirterek, çocukların sağlam bir geleceğe adım atmasını istediklerini ifade etti.
Çocuk haklarına dair tüm uygulamaları yerinde incelediklerini belirten Katırcıoğlu, şunları söyledi:
"Mevzuat önerilerinde, kanun düzenlemelerinde Meclis'e öneriler sunuyoruz. Saha çalışmaları yapıyor, raporlar oluşturuyoruz. Bu raporlar sonucunda değişebilmesi, yapılması gereken kanuni düzenlemeler ya da yönetmelikler varsa bunun takipçisi oluyoruz.
Çocuklar kendi haklarını bilirse, kendilerini de savunabileceği ve istismar edilmelerinin önleneceği düşüncesiyle Çocuk Koruma Kanunu başta olmak üzere Anayasamızı ve Meclis'in işleme sürecini çocuk diliyle özetleyen bir kitapçık hazırladık. Tüm çocuklara ulaşacak şekilde organize ettik."
Katırcıoğlu, 6 Şubat depremi sonrası deprem illerine giderek, oradaki çocuklarla ilgilendiklerini ve rapor oluşturduklarını belirterek, yurt dışında depremle ilgili çocuklara yönelik neler yapıldığını görmek için Japonya'ya bir ziyaret gerçekleştirdiklerini ve oradaki izlenimlerini de söz konusu rapora eklediklerini söyledi.
Dijital mecralarda çocukları bekleyen tehditler olduğuna da dikkati çeken Katırcıoğlu, şöyle konuştu:
"Komisyonumuz yaklaşık altı aydır bu konuya çalışıyor ve bu çalışma kapsamında gördük ki burası gerçekten derin ve karanlık bir çukur. Gelişmiş dünya ülkelerinin de bu konuda çaresiz kaldığını fark ettik. Çalışmalarımızın içine girdikçe oradaki tehditleri, çocukları bekleyen risklerin ne kadar geniş kapsamlı olduğunu ve kontrol edilmesinin güç olduğunu fark ettik. Bununla ilgili de raporumuzu oluşturduk. Bu anlamda yaklaşımımız teknoloji içinde ama beraberinde bu alanı kullanan istismarcılardan çocuklarımızı korumak. Yani yasaklı bir anlayış değil."
Dünyanın gözü önünde Filistin'de bir katliam yaşandığını ve 20 bin çocuğun hayatını kaybettiğini ifade eden Katırcıoğlu, katliamın durdurulmaması halinde tüm uluslararası kurumların ve devletlerin insanlık açısından tartışılmaya açılacağını söyledi.
Çocuk hakları konusunda Türkiye'de yapılan çalışmaların değerli olduğunu dile getiren Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Çocuklara Karşı Şiddet Özel Temsilcisi M'jid, dijital alanda şiddetin farklı çeşitleriyle karşılaşıldığını vurguladı.
M'jid, çocuklara yönelik dijital alandaki istismar ve şiddete ilişkin tedbirlerin önemine dikkati çekerek, "Sadece bizim bilgilendirmede bulunmamız ve politikalar üretmemizin yeterli olmayacağı bir alandan bahsediyoruz. Bilgi iletişim teknolojileri alanında faaliyette bulunan şirketlerin de sorumlu tutulması özel önem arz ediyor. Bu şirketlerin sorumluluklarını bilmeleri gerekiyor." dedi.