SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Tıbbi Onkoloji Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Yıldırım, “Saç derisi soğutularak, kanser tedavisinden kaynaklanan saç dökülmesi önlenebilir” dedi.
Saç dökülmesinin “kemoterapi” adı verilen kanser tedavisinin yan etkisi olabileceğini belirten Prof. Dr. Yıldırım, kemoterapiyi “kanser hücrelerini öldüren veya büyümelerini durduran ilaçlar” olarak tanımladı.
Kemoterapi uygulanan herkesin saçlarını kaybetmeyebileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Yıldırım, saç kaybının alınan kemoterapi ilaçları, ilaçların dozu ve ilaçların nasıl verildiği ile ilgili bir durum olduğunu söyledi.
Kemoterapi başladıktan genellikle 2-3 hafta sonra saçların dökülmeye başladığını vurgulayan Prof. Dr. Yıldırım, şöyle devam etti: “Ancak birkaç kemoterapi seansından sonra da saçlar dökülmeye başlar. Bazı insanlar saçlarını bir seferde biraz kaybederken, diğerleri zamanla kaybeder. Bazı insanlar ise saçlarının tümünü kaybederken bazıları saçlarını kaybetmez. Saç döküldüğünde genellikle ağrıya neden olmaz. Çoğu zaman, insanlar saçlarını baş bölgesinden başlayarak kaybederler. Ancak koltuk altlarında, sakal bölgelerinde, kaşlarında, genital bölgelerinde ve bacaklarında da kayıplar olabilir.”
Kanser tedavisinde radyasyon uygulamasının da saç dökülmesine neden olabileceğini anımsatan Prof. Dr. Yıldırım, “Radyasyon tedavisi gören herkes saçlarını kaybetmez. Genellikle sadece vücudun radyasyonla tedavi edilen kısmında saç/tüy kaybederler. Burada radyasyonun dozu ve nasıl verildiği de önemlidir” ifadelerini kullandı.
Saçlarım tekrar uzar mı?
Çok nadir durumlar dışında tüm kemoterapi tedavileri bittikten sonra saçların yeniden çıkacağının altını çizen Prof. Dr. Yıldırım, “Ancak saçınız, özellikle ilk başta, eskisinden farklı görünebilir veya hissedilebilir. Örneğin, daha kıvrık veya daha gri olabilir. Saçların tamamen uzaması 6-12 ay sürebilir. Radyasyon tedavisinden sonra da saçlar her zaman tamamen büyümeyebilir ve eskisinden farklı görünebilir” diye konuştu.
Saç dökülmesi önlenebilir mi?
Bazı durumlarda saç dökülmesinin önlenebileceğine vurgu yapan Prof. Dr. Yıldırım, şu bilgileri verdi: “Saç dökülmesini önlemeye yardımcı olabilecek özel araçlar vardır. Kemoterapi alırken kafa derisini soğutarak çalışırlar. Buradaki amaç, kafa derisi daha soğuk olduğunda, kemoterapi ilacının saç hücrelerine daha az ulaşmasıdır. Bu, saçların dökülme ihtimalini azaltabilir. İki tip araç vardır. Bunlardan ilki makineye bağlanan ve onu soğuk tutan, diğeri ise donmuş olarak başlayan ve daha sonra çözülürken yenisi ile değiştirilen araçtır. Saç derisi soğutması yaygın olarak kullanılmaktadır. İki otomatik kafa derisi soğutma cihazı, Paxman kafa derisi hipotermi cihazı, artık meme kanseri için kemoterapi alan hastalarda iki prospektif klinik deneye dayanarak ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylanmıştır. FDA izni tüm katı tümörleri olan hastaları kapsayacak şekilde genişletilmiştir ve bu kullanımı desteklemek için kapsamlı veriler mevcuttur. Kullanılan spesifik cihazdan bağımsız olarak, kafa derisinin kademeli olarak istenen sıcaklığa soğumasını sağlamak için kemoterapi infüzyonu başlamadan yaklaşık 30 dakika önce soğutma başlatılır. Soğutma, kemoterapi infüzyonunun bitiminden sonra bir süre, genellikle en az 90 dakika ve bazı durumlarda 3-4 saat kadar sürdürülür.”
30’dan fazla ülkede kullanıldı
İnfüzyon sonrası soğutmanın süresinin, en azından kısmen yüksek kemoterapi seviyelerinin temizlenmesiyle ve aynı zamanda beklenen alopesinin (halk arasında saçkıran) şiddetiyle belirlendiğini anlatan Prof. Dr. Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Genel olarak, soğuk başlığın üzerine yalıtkan bir başlık yerleştirilir ve kafa derisi ile soğuk başlık arasında başın üzerine koruyucu örtü yerleştirilir. Çoğu cihaz için, hastanın özel kafa boyutuna takılmak üzere çeşitli boyutlarda kapaklar vardır. Saçlı deri hipotermisi, kemoterapinin neden olduğu alopesiyi önlemek veya azaltmak için 30'dan fazla ülkede kullanılmıştır ve spesifik soğutma cihazına ve kemoterapi tipine bağlı olarak değişken başarı bildirilmiştir. 2015 yılında yapılan bir meta-analizde, kafa derisi hipoterminin kemoterapinin neden olduğu alopesi riskini önemli ölçüde azaltan tek müdahale olduğu sonucuna varılmıştır. Kafa derisi hipotermi kullanımının kemoterapinin bitiminden sonra saçların daha hızlı yeniden büyümesine neden olabileceği öne sürülmüştür. Bu iyi bir şekilde belgelenmemiş olsa da kesinlikle kemoterapinin sonunda bir miktar saçın tutulması, ‘kabul edilebilir’ bir saç yoğunluğuna sahip olmak için daha kısa bir süre ile ilişkilendirilebilir. İspanya'da docetaxel alan 492 hastayı içeren retrospektif bir çalışma erken evre meme kanseri için adjuvan tedavi olarak, soğutulmamış çağdaş ve geçmişteki kontrollerle karşılaştırıldığında, kemoterapi sırasında kafa derisi soğutulan daha az hastanın kemoterapinin neden olduğu kalıcı alopesi geliştirdiğini gözlemledi. Yani bu cihazlarla tedavi alopesiyi önlemede başarısız bile olsa saçın yeniden çıkmasında ve kalıcı alopesinin önlenmesinde başarılıdır.”
En çok meme kanseri tedavisi gören kişilerde kullanılan bu cihazların diğer bazı kanser türlerine sahip kişiler için de onaylandığını ifade eden Prof. Dr. Yıldırım, “Bu cihazlar bazı kemoterapi ilaçları ile diğerlerinden daha iyi çalışır ve bazen hiç çalışmazlar. Lösemi veya bazı lenfoma türleri gibi belirli kanser türlerine sahip kişiler için önerilmezler. Yan etkiler sadece üşüme hissi veya hafif bir baş ağrısıdır” uyarısını yaptı.
Saç dökülmesini önlemek için ne yapılabilir?
“Uygulanan kemoterapi ilaçlarının saç dökülmesine neden olma ihtimali yüksekse, doktorunuz veya hemşirenizle mutlaka konuşun. Sizi neyin beklediğini söyleyebilir ve buna hazırlanmanıza yardımcı olabilirler” diyen Prof. Dr. Yıldırım, saçı kaybetmeden önce saça ve saç derisi bakımına yardımcı olmak için yapılabilecekleri şöyle özetledi: “Hafif bir şampuan kullanın, saçınızı kurulayın (ovalamayın) ve sadece yumuşak bir fırça kullanın. Saç maşası, saç kurutma makinesi, rulo, saç bandı veya saç tokası kullanmaktan kaçının. Saçınıza saç spreyi, boya veya kimyasal madde kullanmaktan kaçının. Saçlarınızı dökülmeden önce veya dökülmeye başladığında kısaltın. Saçlarınız döküldükten sonra kullanmak için bir peruk, postiş, atkı, şapka, şal veya başka bir baş örtüsü satın alın. Birçok insan saçlarını kaybetmeden önce peruk veya postiş yaptırır. Bu, doğal saçı peruk veya postişle eşleştirmeyi kolaylaştırır. Saç döküldükten sonra peruk, postiş, şapka, atkı, şal veya başka bir baş örtüsü takmak, görünüşle ilgili daha iyi hissetmeye yardımcı olabilir. Ancak peruk tercihinde başa iyi oturmasına ve saç derisine zarar vermemesine dikkat edilmeli. Saçlar döküldükten sonra da saç derisi bakımı çok önemlidir. Saç derisinin zarar görmemesi için dışarı çıkarken başınızı örtün. Başınızı örtmek de sıcak kalmanıza yardımcı olabilir. Güneşe çıktığınızda saç derinize güneş kremi sürün. Saten bir yastık kılıfı üzerinde uyumak yardımcı olabilir.”
Saçlar yeniden uzadıkça bakımı için ne yapılabilir?
Prof. Dr. Yıldırım, yeniden uzayan saçlar için şu önerilerde bulundu: “Haftada iki defadan fazla yıkamayın ve herhangi bir kuru ciltten kurtulmak için saç derinizi nazikçe ovalayın. Saçınızı şekillendirirken nazik olun, çok fazla kurutmamaya veya çok sert fırçalamamaya çalışın. Tamamen büyüyene kadar içine herhangi bir kimyasal veya boya kullanmaktan kaçının.”
Saç kaybı üzüntü ve endişeye yol açarsa
Saç kaybıyla ilgili üzüntü, kızgınlık ve endişe olabileceğini bildiren Prof. Dr. Yıldırım, şöyle konuştu: “Bu duygular normaldir. Birçok insan için saçlarını kaybetmek kanser tedavisinin en kötü yan etkilerinden biridir. Biriyle duygularınız hakkında konuşmak yardımcı olabilir. Doktorunuzla, hemşirenizle, bir arkadaşınızla, aile üyenizle veya bir ruh sağlığı uzmanıyla konuşabilirsiniz.”
Prof. Dr. Yıldırım, SANKO Üniversitesi Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği’nde uygun kemoterapi hastalarında saç dökülmesini engellemeye yönelik Paxman Kafa Derisi Hipotermi cihazını kullanmaya başladıklarını, sözlerine ekledi.