Koku Kaybı Ciddi Sağlık Sorunlarına Yol Açıyor
Araştırmada, koku alma duyusunu kaybettiğini, kişilerin kişisel bilgilerini, kişisel izolasyonu ve hatta erken ölüm riski ile karşı karşıya kalabileceği belirlendi. Prof. Sobel, "Koku duyusunun olmadığı yerde ancak onu gerçekten ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Bu yüzden bir paradoks gibi görünüyor" diye belirtti.
Özellikle Kovid-19 pandemisi döneminde koku kaybının yaygınlaşmasıyla birlikte, bilim insanları bu hastalıkları daha detaylı incelemeye başladı. Çalışmanın sonuçları, koku kaybının ruhsal ve fiziksel sağlık üzerinde derin etkiler yarattığını gösteriyor. Araştırma sonuçları prestijli bilim dergisi Nature'da yayımlandı.
Anosmik Kişilerin Solunumları Farklı
Çalışmada, anosmisi olan kişinin nefes alma düzenlerinin sağlıklı bireylerden farklı olduğu ortaya çıktı. Kokuları algılayamayan bu, nefes alırken daha sık ve daha derin iç çekilmeler gözlemleniyordu. Ayrıca anosmik yerlerde uyurken sık sık duraksadığı ve nefesler daha ayrıntılı olarak daha yavaş soluklaştığı tespit edildi. Bu farklı nefes alma düzeninin, beyin aktivitelerinde ve ruhsal sağlık durumlarında da değişikliklerin yol açabileceği öne sürülüyor.
"İç Çekmezseniz Ölürsünüz"
Araştırma sırasında anosmik sürdürülecek, koku algısı olmayan bir saklanma bile koklama hareketlerini sürdürdükleri gözlemlendi. Prof. Sobel, anosmisi olan kişinin kokuya duyarlı olmasa da safra çıkışısel olarak daha fazla koklama performansında bulunduğunu ifade etti. Araştırmanın sonuçları hakkında açıklama yapan Sobel, "İç çekmezseniz ölürsünüz" diyerek, nefes düzeninin sağlıklı bir beyin ve vücut için ne kadar önemli olduğuna dikkat çekti.
Bu çalışma, koku duyusunun insan sağlığı üzerindeki görünümü gözler önünde sererken, anosmi ile başa çıkma çalışanların yaşadığı zorluklara ve bu duruma bağlı gelişebilecek sağlık sorunlarına yönelik büyümeyi artırmayı amaçlamaktadır.