Ramazan ayı kilo kontrolünü yönetmek ve sağlık açısından çok önemlidir. Su ve besinlerin kıymetinin en çok bilindiği bu dönemde tabii ki akıllara oruçta beslenme ile ilgili birçok soru gelmektedir. Bunlardan en popüler olan birkaç soruya birlikte cevap aramaya başladık. NCR International Hospital’tan Uzman Diyetisyen Nilüfer Gürsel, Ramazan ayında beslenme ile ilgili merak edilenleri anlattı.
‘’Oruç tutanlar için beslenme ve yaşam şeklinin değiştiği Ramazan ayında yeterli ve dengeli beslenmenin sürdürülebilir olması için 2 ana 1 ara öğün şeklinde olması gerekmektedir. Sahur, İftar ve ara öğün şeklinde yapılan beslenme düzeninde, gün içinde alınması gereken besin ögelerini tek bir öğüne yüklemeden almış oluruz. Bu süreçte ilk adım dengeli, sağlıklı ve yeterli beslenmenin sağlanmasıdır. Tek öğünde büyük porsiyonlar yerine küçük porsiyonlarla aralıklı olarak beslenilmelidir. CHO, protein ve yağdan zengin besinler tercih edilmelidir’’ ifadelerini kullanan Uzman Diyetisyen Nilüfer Gürsel sözlerine şu şekilde devam etti.
‘’Ertesi günü vücudu oruç tutmaya hazırlamak için bol su, çorba, ayran gibi sıvıları tüketmenin yanı sıra posa alımı için lif oranı yüksek meyve sebze salatanın da tüketilmesi gerekmektedir. Sahur öğünü atlanmamalı ve su içerek geçiştirmemelidir. Sahura kalkmayı alışkanlık haline getirmek hem açlık süresini azaltır hem de metabolizma hızını korumaya yardımcı olur. İftar yemeklerini hafifleten doğru pişirme yöntemi önemli bir unsurdur. Yemeklerin fırında, haşlama, buğulama şeklinde pişirilmesi önerilmektedir. İftar ve sahur öğünlerinden çok fazla baharatlı, bol yağda kızartılmış, şekerli ve tuzlu yiyecekler tüketmek kilo alımına neden olduğu gibi vücuttaki susuzluğu uyararak su içme ihtiyacını arttırmaktadır. Bu yüzden bu yiyecekleri fazla tüketmekten kaçınılmalıdır. Susuzluk hissedilmese de iftarla sahur arası 8-10 bardak su içilmeli (2-2.5litre), günlük su ihtiyacı karşılanmalıdır. Oruç açılırken kan şekeri oldukça düşük olduğundan fazla yeme isteği oluşmaktadır. Hızlı ve gereğinden fazla besin tüketmek ilerleyen zamanlarda kilo alımına sebep olmaktadır. Besinler, oldukça yavaş tüketilmelidir. Ramazan’da da fiziksel aktivite ihmal edilmeyip iftardan 1.5-2 saat sonra en az 30 dk yürüyüş/egzersiz yapılmalıdır. Uyku düzeni ayarlanmalıdır. Beslenme düzenindeki değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek konstipasyonu (kabızlık) engellemek adına lif oranı yüksek besin tüketimi arttırılmalı en az 5 porsiyon olmak üzere meyve ve sebze tüketilmelidir’’
Müslümanlar için ibadet şekli olan oruç aynı zamanda son yıllarda aralıklı açlık olarak bilinir. Şifalı etkileri bilim camiasının ilgi odağı haline gelmiştir. Diyabet gibi kronik hastalığı olanlar, doktorlarına danışmadan oruç tutmamalıdır diye belirten Gürsel: ‘’Yüksek tansiyon, şeker hastaları, böbrek yetmezliği ve bazı mide ve bağırsak hastalıkları olanlar, ağır kalp hastaları ve karaciğer yetmezliği olan hastalar, ağır ameliyat geçirmiş ve düzenli ilaç kullanan kişiler ve hamile emziklilerin oruç tutması önerilmemektedir’’ dedi.
Ramazan ayı kilo kontrolünü yönetmek ve sağlık açısından çok önemlidir. Bunun yanı sıra oruç tutmayı diyet olarak görmenin doğru olmadığı ifadelerini kullanan Uzman Diyetisyen Nilüfer Gürsel: ‘’ Oruç tutmak direkt diyetle veya kilo vermekle ilişkili değildir. Bu dönemde yaşanan uzun süreli açlık, fiziksel aktivitenin azlığı ve metabolizma hızının yavaşlaması, kilo vermeyi zorlaştıracağı gibi kilo alımına da sebep olabilir. Biz diyetisyenler olarak danışanlarımıza ramazana özel bir program oluşturup sağlıklı ve dengeli beslenme sürecinde kilo vermeyi destekliyoruz. İftar ara öğün sahur menüleri doğru bir şekilde planlandığında normal zamanlara göre kilo verilebilir. İftar ve sahur öğünlerinde protein, karbonhidrat ve yağdan zengin yiyeceklerin tüketilmesi vücudun açlık hissi oluşmamasını sağlayacaktır. Bu beslenme tarzı da uzun vadede kilo alımından çok kilo vermeye yardımcı olacaktır. İftar ara öğün sahur menüleri doğru bir şekilde planlandığında normal zamanlara göre kilo verilebilir. Ramazan orucu kilo vermek için fırsat oluşturabilir ancak kalıcı kilo kaybı elde etmek için kişiye özel diyet ve yaşam tarzı değişikliği gereklidir. Ramazan orucu sağlıklı bireyler için güvenilir ve önerilir olsa da kronik veya çeşitli hastalığı olan bireyler doktora danışmadan oruç tutmamalıdır’’ dedi.
