Türkiye'nin farklı üniversitelerinden uzman akademisyenlerin de katıldığı sempozyumda güncel bilgi ve deneyimler paylaşılarak, bu alandaki bilimsel ilerlemelere katkı sağlanması hedeflendi.

Sempozyuma ilişkin bilgi veren TOBB ETÜ Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı Başkanı Gürcan, konsültasyon ve liyezon psikiyatrisinin fiziksel hastalıklara eşlik eden psikiyatrik bozukluklar, psikososyal sorunların tanısı, tedavisi ve izlenmesi ile uğraşan bir psikiyatri disiplini olduğunu söyledi.

Bu alanın kişiye biyopsikososyal bütünlük içinde yaklaşmayı hedeflediğini aktaran Gürcan, şöyle konuştu:

"Ruhsal hastalıkların nasıl fiziksel etkileri varsa fiziksel hastalıkların da ruhsal etkileri var. Konsültasyon ve liyezon psikiyatrisinin (KLP) yan dal uzmanlık alanı olmasıyla ilgili başvurular yapılmakta. Bu sempozyumun hem alana dair güncel bilgilerin paylaşılması hem de alanın kurumsal kimliğinin oluşturulması için önemli bir katkı sağlayacağını umut ediyoruz. KLP yan dal yetkisinin verilmesi, tüm uzmanlık alanlarındaki hekimler, hemşireler, klinik psikologlar, sosyal hizmet uzmanlarının eğitimine olumlu etkiler sağlayacaktır."

Ruhsal durumun bedenden ayrı düşünülmemesi gerektiğine dikkati çeken Gürcan, "Bizim ruh halimiz, bedenimiz, tüm bu sistemler bir bütün içerisinde çalışıyor. Onkoloji hastasının tedavi sürecini takip ederken onun ruh halini anlamadan bu süreci takip etmeye çalışmak çok iyi olmaz." dedi.

Gürcan, kronik ve fiziksel hastalıkların, ağrılı durumların da ruh halini etkilediğine işaret ederek, "Sağlık alanında çalışan kişiler olarak bunu anlamamız gerekiyor. Fiziksel hastalıkta sadece belirtiye odaklanmanın hem hastayı anlamada hem de tedavi uyumunda olumsuz etkiler yapabileceğini düşünüyorum." ifadesini kullandı.

"Ortak Çalışılmadığı İçin Tedavi Eksik Kalıyor"

Türkiye Psikiyatri Derneği 'Konsültasyon ve Liyezon' çalışma birimi koordinatörü Doç. Dursun Hakan Delibaş ise konsültasyon ve liyezonun Türkiye'de henüz psikiyatrinin bir alt dalı olarak görülmediğini, sempozyumla bu konuda bir farkındalık oluşturmayı hedeflediklerini dile getirdi.

Doç. Dr. Delibaş, "Birçok tıbbi hastalık aslında psikiyatristlerle ortak çalışmadığı için tedavileri eksik kalmaktadır. Çok hızlı bir şekilde gözden kaçırılabiliyor. Her hastalık için bunlar düşünebilir ama çoğunlukla dermatoloji, kardiyoloji, gastrointestinal hastalıklar, kronik ağrı hastalıkları gibi hastalıklar psikiyatrinin olmazsa olmaz bölümleridir. Bu branşların psikiyatriyle ortak çalışması gerekiyor. Bunları birleştiren bölüm de konsültasyon ve liyezon psikiyatrisidir. " değerlendirmesinde bulundu.

"Konsültasyon Ve Liyezon Yan Dal Olmalı"

Ankara Üniversitesi Konsültasyon ve Liyezon Psikiyatrisi (KLP) Bilim Dalı Kurucu Başkanı, Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Hakan Kumbasar da insanın bir bütün olduğunu vurgulayarak, "Ruh beden bütünlüğü içinde ve biyopsikososyal çevre etkileşimleri içinde insan bir bütündür. Bu aynı zamanda Dünya Psikiyatri Birliği'nin 1970'lerden beri tanımladığı bir kavramdır. Amaç, hastaların ruhsal ve bedensel sorunları arasındaki ilişkinin anlaşılmasına yardımcı olmak ve bunun ihmal edilmemesi için genç arkadaşları bilgilendirmektir." diye konuştu.

Usta Sanatçının Ailesinden Açıklama Usta Sanatçının Ailesinden Açıklama

Prof. Dr. Kumbasar, konsültasyon ve liyezonun mutlaka yan dal olması ve hastanelerde bu birimlerin kurulması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Böyle bir düzenlemenin hayata geçirilmesi hastalara ve hekimlere büyük faydalar sağlayacaktır. Bu birimlerin olması aynı zamanda da hastaların hastanedeki süreçlerini kısaltıcı etki yapacaktır. Bu sayede, hasta hekim çatışmaları azalır. Hastaların hastanedeki yatış süreleri azalır. Sağlık harcamalarındaki giderler azalır."

Kaynak: AA