Tayyar, konuya açıklık getirdi “Yapusu bana ait olan ama ihtiyaç sahibi kardeşimin kullandığı yıkılan binanın yerine kurada adıma daire çıkmasındaki helal olmayan durum ne” dedi. 
Tayyar sosyal medyadan yaptığı açıklamada, “Birgün madem haber yapmış, fitnenin ateşini yakmış, hadiseyi anlatayım. Baba ocağı’ olarak kullandığımız, üst katında babamın, alt katında emekli polis ağabeyimin oturduğu, 40/50 yıllık ve iki katlı eski binayı yıllar önce satın almıştım. 3 yıl önce babam rahmetli olunca, yerine taşeron işçi yeğenim ve çocukları yerleşti. 6 Şubat depreminde ev ağır hasar alınca yıkıldı. Rabbime şükürler olsun, benim ihtiyacım yoktu ama İslahiye’deki asgari ücretle, emekli maaşıyla geçinen depremzede kardeşlerim, yeğenlerim bu süreçte mağdur oldular. İslahiye’de kaldılar, her depremzede gibi önce çadıra sonra konteynere yerleştiler, burada yaşamaya devam ediyorlar. Baba ocağı yıkıldığı ve tapu bana ait olduğu için onlar adına hak sahibi olarak başvurdum. Kurada 85 metrekare 2+1 daire çıktı. Aile içinde taliplisi çoktu, içlerinde şartları diğerlerine göre en kötü olan 3 çocuklu ve ihtiyaç sahibi kardeşim Gökhan’a verdim. Hukuki şartlar tamamlandığında tapusunu da devredeceğim. Burada ‘helal’ olmayan ne var?  Tek kusurları vekile yakınlık olan bu ihtiyaç sahiplerini dile dolayanlar ‘haram’ arıyorsa, Lütfü Savaş’ı kurcalasınlar” ifadelerini kullandı.