ABD’de Ulusal Sağlık Enstitüleri (NIH) tarafından yürütülen yeni bir çalışma, tırnaklarda meydana gelen bazı anormalliklerin ciddi kanser türlerinin erken uyarı işareti olabileceğini ortaya koydu.
Bilim insanları, tırnak sağlığıyla ilgili önemsiz gibi görünen bazı değişikliklerin, aslında vücudun kanser geliştirme eğiliminde olduğunu gösterebileceğini belirtti. Özellikle BAP1 tümör yatkınlık sendromu taşıyan kişilerde tespit edilen bu değişimler, hayat kurtarıcı erken teşhislerin yolunu açabilir.
İlk İşaret: Tırnaktaki Renkli Bantlar
Çalışma kapsamında 35 farklı aileden, genetik yatkınlığı bulunan 47 kişi incelendi. Katılımcılardan birinin tırnaklarındaki ince değişimi fark etmesiyle başlayan süreçte, araştırmacılar tırnak ve tırnak yatağından biyopsiler aldı. Bu analizlerde, onikopapilloma adı verilen iyi huylu ancak dikkat edilmesi gereken bir tümör tipi tespit edildi.
Bu durum, genellikle tırnak boyunca uzanan kırmızı veya beyaz bantlarla kendini gösteriyor. Bazı vakalarda bu renk değişimi tırnak ucunda ya da yatağında kalınlaşmayla birlikte ortaya çıkabiliyor.
Kanser Riski Taşıyan Genetik Sendromla Bağlantılı
Tırnaklarda görülen bu değişimin, BAP1 tümör baskılayıcı geninde meydana gelen mutasyonlarla ilişkili olduğu belirlendi. Bu sendrom, özellikle cilt, göz, böbrek ve karın bölgesindeki dokularda kanser riskini artıran genetik bir bozukluk olarak biliniyor.
Çalışma bulgularına göre, BAP1 sendromuna sahip 30 yaş üstü bireylerin yüzde 88’inde birden fazla tırnağı etkileyen bu tümörlere rastlandı.
Ailede Melanom Öyküsü Olanlar Dikkat!
Araştırmacılar, ailesinde melanom öyküsü bulunan bireylerde bu tür tırnak değişimlerinin dikkatle izlenmesi gerektiğini vurguladı. Melanom, erken evrede teşhis edilmediğinde hayati risk taşıyan bir cilt kanseri türü olarak biliniyor. Tırnaktaki bu ince belirtiler, kanserin erken tanısında hayati rol oynayabilir.
Multidisipliner Çalışmanın Önemi Vurgulandı
NIH Dermatoloji Danışma Hizmetleri Başkanı Dr. Edward Cowen, “Birden fazla tırnaktaki onikopapilloma, BAP1 sendromunun bir işareti olabilir. Bu durum, tırnaklara da dikkatle bakılması gerektiğini gösteriyor” dedi.
Çalışmanın eş-kıdemli yazarı Dr. Raffit Hassan ise bu keşfin, nadir genetik hastalıkların anlaşılmasında disiplinler arası çalışmaların ne kadar önemli olduğunu gözler önüne serdiğini belirtti.
