Valilik amfi salonunda gerçekleştirilen toplantıya Vali yardımcısı İlker Eker, Jandarma Komutanı Tümgeneral Halil Şen, İl Emniyet Müdürü Celal Özcan, Göç İdaresi Müdürü Mehmet Erkoç, Gaziantep Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Umut Zeybek ve basın mensupları katıldı. Toplantıda Gaziantep Valiliği tarafından Gaziantep İl Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma iş birliğinde bugüne kadar yapılan hizmetler açıklandı. Basın mensupları tarafından sorulan sorulara yanıt veren Çeber, “Geçtiğimiz günlerde dolmuşçu, servisçi arkadaşlarımızı topladık. İşçi kardeşlerimizin yolda harcadığı zamanı nasıl daha aza indirir onları nasıl daha fazla dinlendiririz?, diye konuştuk. Onlar için yeni bir proje düşünüyoruz. Organize Sanayi bölgesinde çalışan işçilere yönelik ilk etapta ev ve konut yaptıracağız. Bakkal Kart Projesini bu sene Ramazan Ayında vermeyi düşünüyoruz. Gaziantep gibi sanayisiyle tanınan bir kentte şehrin huzurunu, kamu düzenini ve güvenliğini tehlikeye sokacak işçi ve işvereni birbirine düşürecek çabaları çok net bir şekilde tespit ettik. Biz burada devlet olarak gereğini yaptık.” dedi.
“Gaziantep’te Toplam 1417 Tane Eylem Yapıldı”
Yaklaşık 1 aydır Organize Sanayi Bölgesi’nde ücret anlaşmazlıklarına bağlı olarak işçilerin eylemlerini sürdürdüğünü belirten Çeber, “Onun evveliyatını anlatmam daha açıklayıcı olacaktır. 2024 yılında Gaziantep’te toplam 1417 tane eylem etkinlik ve basın açıklaması yapılıyor. Toplam 520 bin 226 kişi katılıyor. Geçen sene bunların içinde yine Organize Sanayi Bölgesi’nde olan olan ücret anlaşmazlığına bağlı eylemler de var. Hiç birinde yasaklama ne zikredildi ne yapıldı ne de düşünüldü. Çünkü normal hukuk kuralları içerisinde işleyen süreçlerdi bunlar. Biz bunları kamu güvenliği, kamu huzuru, asayiş, güvenlik gibi konular kapsamında takip ediyoruz. Orada o eylemi yapanın güvenliğinden de biz sorumluyuz. Bir yerde basın açıklaması toplantı filan olduğunda orada o faaliyet yapanların da güvenliğinden biz sorumluyuz.” diye konuştu.
“İşçi ve İşvereni Birbirine Düşürecek Çabaları Tespit Ettik”
Sözlerine devam eden Çeber, Organize Sanayi Bölgesinde 1200 civarında fabrikada toplam 8345 çalışanın bulunduğunu bu sene içinde 23 fabrikada 2346 işçi ücret anlaşmazlığı nedeniyle eyleme gittiğini belirtti.
Gaziantep'te toplam yaklaşık 400 bin işçi çalışanın bulunduğu, Organize Sanayi’de toplam 25 bin işçi olduğu bilgi paylaşıldı. Vali Çeber’e ulaşan bilgilere göre 23 işletmede anlaşmalar sağlandığı söylendi.
Sanayisiyle tanınan Gaziantep’te, şehrin huzurunu, kamu düzenini ve güvenliğini tehlikeye sokacak işçi ve işvereni birbirine düşürecek çabaları çok net bir şekilde tespit edildiğini ve alınan kararların bu doğrultuda değerlendirildiği ifade edildi.
Ayrıca Çeber, böyle bir kararı almanın kimse için kolay olmadığını vurgulayarak, Emniyet birimleri, Jandarma ve ilgili bakanlıkların değerlendirdikten sonra bu tip radikal kararlar alınabildiğini söyledi. Devlet olarak bu konuda gerekli önlemlerin alındığını, alınan her kararın hesabının verildiğini ve yargı yoluna açık bir karar olduğundan yasaklama kararının hukuki sürecinin kapsamlı olarak incelendiğini belirtti.
Valiliğin yasaklama kararının da her idari işlemde olduğu gibi yargı yoluna açık bir karar olduğunu konunun hassasiyeti ve yargıya intikal ettiğinden dolayı belirli sınırları geçmeden konuşulabildiğini ve mahkemeye gerekli bilgileri süresi içinde iletildiği kaydedildi. Yetkililer, alınan yasak raporunun somut donelerinin gösterildiğini, aksi durumda böyle bir yasaklama kararının yapılmayacağını vurguladı.
"Dilenmeyi Hayat Şekli Olarak Benimsemişler"
Zaman zaman çöplerde gıda toplayanlarla karşılaştıklarını vurgulayan Çeber, “İhbar olarak aldığımız bir bayan vardı. Arkadaşlara gerekli talimatları verdim. Ve alındığı zaman şunu gördük; kadıncağız 4 ya da 6 tane dairesi 2 tane arabası hatırlarsınız böyle bir olayı. Ayrıca emniyetin aracına binerken de farklı işaretleri vardı. Şimdi orada bir hastalık olduğunu tespit ettik. Geçen gün Küsget’te iki çocuğuyla bir bayan yine sosyal medyaya yansıdı. Hemen alındı ama o kadının 18. alınışıydı. Bunu bir hayat şekli olarak benimsemiş. Yine götürüldü temizlikleri yapıldı. Kıyafetler verildi bir yere yerleştirildi. Aynı mendil satarken kullanılan çocuklar gibi ama gerçekten fakru zaruret içerisinde gerçek ihtiyaç sahibi olan biri olursa bu hepimizin ayıbı olur. Öğrendiğimiz anda bunun üstüne gitmemiz lazım. Kötü niyetle kullanana cezasıyla ama fakru zaruretten dolayı olana ben devlet olarak düşürsem Gaziantepli hemşerilerim müsaade etmez.” şeklinde konuştu.
“Bakkal Kart” Projesinde Hedef 30 Milyon Lira
Bakkal Kart projesi hakkında bilgi veren Çeber, sözlerine şöyle devam etti:
“Ben bıraksam Gaziantepli bırakmaz. Bu yüzden ben ‘bakkal kart’ projesini başlattım. Geçen sene yaptık. Bu sene tekrar yapacağız. Buradan bir kez daha duyurmuş olalım ve destek istiyorum. Çünkü iş insanlarının bu projeyi duyması lazım. Bu sene başlatmamın Nedeni hayırseverler. Kaç kişi aradı beni, sayın valim geçen seneki Bakkal kart işi çok güzel oldu. Ramazan yaklaşıyor bu sene ramazanda vermeyi düşünüyoruz. Hemen hesap numaralarınızı bildirin dediler. Bildirdik şimdiden toplam rakam 10 milyonu geçti. Gaziantepli bunlar benim hemşerim. 30 milyon lira hedef koyduk.”
“Sayıyı 100 Bine Çıkarmaya Çalışacağız”
Çeber, “Organize Sanayi bölgesinde çalışan işçilere yönelik ilk etapta ev ve konut yaptıracağız. İşçiyi bu kadar düşünen bir kentte bizim adımıza söylüyorum. Ve sonra bu sayıyı 100 bine çıkarmaya çalışacağız.” dedi.
İşçiler İçin Yeni Proje
İşçiler için yeni bir proje düşündüklerini belirten Çeber, “Geçtiğimiz günlerde dolmuşçu, servisçi arkadaşlarımızı topladık. İşçi kardeşlerimizin yolda harcadığı zamanı nasıl daha aza indirir onları nasıl daha fazla dinlendiririz?, diye konuştuk. Onlar için yeni bir proje düşünüyoruz. İşçi ve işveren arasındaki ücret kendi içinde hukuku olan kendi içinde işlemesi gereken bir süreç. Hiç tereddüt yok. Ama işçi ücretleri ya da İşçi kardeşlerimizin bu sorunları ya da bu statüleri dile getirilerek onlar kullanılarak başka yerlere konuların çekilme başka şeylerin amaçlanması noktasında biz devlet refleksini gösterdik. Ben Gazi şehir için, bu şehrin huzuru için güvenliği için sizlerin bizlerin işçinin işverenin herkesin işini, hayatını güzel devam ettirebilmesi için gerektiği zaman bu tip kararları yine alırız. Çünkü bize verilen yetki görev bu, benim yerime siz olsaydınız bunu sizler yapacaktınız.” açıklamasında bulundu.
