Ankara’da gazetecilerle buluşan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Şireci Tekstil’de yaşananları anlattı. Şahin, ‘’ Gaziantep ekonomisine baktığımız zaman Gaziantep, organize ve sanayi şehri. Cumhurbaşkanımız kente geldiği zaman biz korona döneminde 300 tane fabrika açtık. Kimse buna inanmadı. Olağanüstü bir büyüme gücümüz var bizim hem iş dünyasını hem işçinin hakkını hukukunu korumak gerekiyor. Cumhurbaşkanımızın 3 gün önce söylediği hayat pahalılığında kaynaklı satın alma gücü paritesinde yönetilmesi ve sabit gelirin elindeki maaşın temel ihtiyaçların giderilmesi gerekiyor. İşçinin hakkı talebi budur. İşveren bu konuda çok zor bir dönemden geçtiğini aktarıyor, ‘’kredi bulmada zorlanıyorum’’ diyor.’’
BANA OY VERMEYENLERİN DE BAŞKANIYIM
‘’Örneğin Özbekistan pamuğu geldiğinde zaman iplik üreticisi olarak ben zorlanıyorum diyor, onunda kendine ait sorunları var onunda çözülmesi gerekiyor. Dolasıyla biz hem işçinin hem işverenin hakkını ve hukukunu koruyarak Türkiye yüzyılı, üretimin yüzyılıdır diyoruz. Üretimin ihracatın yatırımın ve istihdamın, yeni istihdam alanları üretmemiz gerekiyor. Böyle konuya baktığımızda 6 gündür devam eden ve hakikaten bir çatışma alanına dönmüş, bunu da bazı grupların fırsatçılık yaptığı, işçi ve işvereni karşı karşıya getirildiği bir durumda vardı. Bana oy vermeyenlerinde belediye başkanıyım insanların canı malı ailesi bana emanet. Olaylar devam ederken aileler aradı, dediler ki başkanım buraya sen girdiğin zaman ancak bunlar bir araya gelecek, çünkü her gün biraz daha kötüleşiyor.’’
İŞÇİLERİN YÜZDE 75’İ İŞ BAŞI YAPTI
O gün yaşananları anlatan Şahin, ‘’İşveren aradı, ‘’Başkanım istersen sen gel bunlar ancak seni dinlerler’’ dedi. Gittiğimde de çok gergin bir ortam vardı. Bir taraftan işçiler, bir tarafta işveren o ikisinin bir araya gelip anlaşması gerekiyordu. Ben orada 20 yıldan beri çalışıyorum ve onlar ne yaptığımı bilirler, güvenirler bu çok önemli bir şey. Ben söylediğim zaman benim ne söylemek istediğimi ağzımdan çıkan sözün arkasında duracağımı bilirler. 3 bin işçinin yüzde 75’i benim konuşmamdan sonra hızla içeri girdiler, başkanım söylüyorsa doğrudur ne gerekiyorsa yapacaktır dediler. İşverende sen ne diyorsan onu yapacağım dedi. Biz sana güveniyoruz senin adaletine hakemliğine güveniyoruz dedi. İşte burada ne grev kırıcılığı söz konusu ne de patron yanlısı olması söz konusu. Ama bu bazı basın yayın organlarına yanlış yansıtıldı. Tam tersi bizim ikisiyle birlikte organizeyi sağlıklı bir şekilde Türkiye yüzyılını, üretim yüzyılını ihracat, istihdam devam ettirmek için ikisinin de hakkını korumak gerekiyor, ve ben belediye başkanı olarak ikisinin de hakkını korumak zorundayım. Onlarda beni tanıdıkları için sözüme güvendiler ve hızlı bir şekilde işlerine geçtiler.’’
İŞVEREN SÖZÜNÜ TUTTU
İşveren de verdiği bütün sözleri tuttu. Şu anda iki tarafta mutlu bir şekilde devam ediyor. İşveren, ‘’kesinlikle kimseyi işten çıkarmayacağım’’ dedi. Bunun daha sonra domino etkisi yapılacak olan organize geneline yayılması çok büyük bir tehlike idi. Çünkü üretimin devam etmesi gerekiyordu hem bu şehirde hem bu ülkede. Birçok gelebilecek tehlikeyi önlediği dair genel bir kanat var iş dünyasında’’ ifadelerini kullandı.