Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, Türkiye genelindeki 81 ilde taşınmaz sahiplerine tapu kayıtlarını güncelleme fırsatı sunuyor. Bu üç aylık süre içinde başvurmayan mülk sahipleri, mülkiyet haklarını kaybedebilir.
Tapu, mülk sahipliğini belgeleyen hayati bir belge olarak kabul edilir. Zaman geçtikçe ve yasal değişikliklerle birlikte, tapu kayıtlarının güncellenmesi zorunlu hale gelebilir. Bu nedenle, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, mülk sahiplerini kayıtlarını güncellemeleri konusunda teşvik ediyor.
Özellikle, birden fazla kişi arasında paylaşılan hisseli tapularda, dikkat edilmesi gereken önemli hususlar bulunmaktadır.
Müstakil tapu, bir mülk üzerindeki tüm hak ve yönetim yetkisini yalnızca bir kişiye verirken, hisseli tapu mülkiyeti birden fazla kişi arasında paylaştırır ve her hissedara belirli bir mülkiyet payı tanır.
Hisseli tapularda yapılan satışlarda şufa hakkı devreye girer. Bu hak, diğer hissedarlara satılan payları öncelikle satın alma hakkı tanır ve bu hakkın belirli bir süre içinde kullanılması gereklidir.
Hissedarlar arasında bir anlaşmazlık oluşması durumunda veya diğer hissedarların bilgisi olmaksızın yapılan satışlarda izlenecek prosedürler şunlardır: Hisseli tapu satışında, alıcı diğer hissedarlardan yazılı bir feragatname almak zorundadır.
Hissedarlar arasında bir anlaşmazlık oluşması durumunda veya diğer hissedarların bilgisi olmaksızın yapılan satışlarda izlenecek prosedürler şunlardır: Hisseli tapu satışında, alıcı diğer hissedarlardan yazılı bir feragatname almak zorundadır.
Bu, hissedarların haklarını korumak için önemlidir. Eğer hisseli tapu hissedarların bilgisi dışında satılırsa, mağdur hissedarlar 2 yıl içinde ön alım hakkıyla dava açabilirler. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, bu süreçte taşınmaz sahiplerine üç ay süre tanıyor. Bu süre içinde gereken başvuruları yapmayanlar hak kaybına uğrayabilir. Bu yeni düzenlemeler, mülkiyet haklarını koruma ve hukuki sorunları önleme açısından büyük önem taşımaktadır.