Daha önce iki fabrikanın önünde süren direnişler sırasında fabrika önünden işçilerle birlikte Çalışma Bakanlığı’na ve Adalet Bakanlığı’na çağrı yapan Karaca, aradan geçen süre içinde işyerlerinde hiçbir denetimin yapılmadığını, işçilerin ve sendikanın suç duyurularının dikkate alınmadığını söyleyerek, “Şimdi de meclis çatısı altından bu suçları ifşa ediyoruz, yine kulağınızın üstüne yatarsanız, görevinizi yapmadığınız için siz de patronların işlediği anayasal suçlara ortak olmuş olacaksınız” dedi.

Erkaplan fabrikası önünde direnişe devam eden işçileri de video konferans ile basın toplantısına dahil eden Karaca, patronların ve fabrika müdürlerinin işçileri ve BİRTEK-SEN Sendikası Başkanı Mehmet Türkmen’i tehdit ettiği görüntüleri de yayınladı.

“Yasalar patronların canının istediği gibi hareket edebilmesi için esnetilirken, işçiler neden yasa korumasından faydalanamıyor, Başpınar patronları anayasa ve yasalardan muaf mı? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından, Adalet Bakanlığından, İç İşleri Bakanlığından cevap bekliyoruz” diyen Karaca, “Şireci patronu suç işliyor, seyrediliyor, ardından Erkaplan patronu suç işliyor, seyrediliyor, onlardan cesaret alan Artemis patronu suç işliyor, seyrediliyor. Başpınar patronlarına suç işleme özgürlüğünü kim veriyor?” diye sordu.

EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca’nın basın toplantısında aktardıkları şöyle

ANTEP’TE 68 ÜLKEYE BEDEL İHRACAT İŞÇİLERİN CANI, KANI PAHASINA GERÇEKLEŞTİRİLİYOR

Gaziantep; Türkiye’nin en önemli sanayi merkezlerinden biri. “İhracatta Anadolu’ya rol model” olarak tarif edilen Antep, tekstil, halı, hububat ve bakliyat, kimyevi maddeler, kuru meyve, elektrik ve elektronik, çelik vb. başta olmak üzere birçok sektördeki ihracat rakamı 2022 yılında 10 milyar 523 milyon dolara ulaştı. Bu rakam, Uluslararası Para Fonu’nun 2021 yılı verilerine göre Kosova, Karadağ, Somali, Moritanya, Kırgızistan, Tacikistan ve Cibuti'nin aralarında bulunduğu 68 ülkenin gayrisafi yurt içi hasılasından daha fazla. Yani 68 ülkeye bedel bir üretimi var.

Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından her yıl düzenlenen Türkiye’nin ilk 1000 ihracatçı şirket listesine Gaziantep’ten 65 şirket girdi. Gaziantepli 3 ihracatçı şirket hububat, halı ve meyve sebze mamulleri sektöründe Türkiye birincisi oldu.  Bu birincilikler, bu rekorlar işçilerin canı pahasına elde ediliyor. İSİG Meclisi açıkladı, son 10 yılda Gaziantep’te en az 427 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.

İŞÇİLER HAYSİYET MÜCADELESİ VERİYOR

“Anadolu’ya rol model” gösterilen Gaziantep’te üretim ve ihracat temposunun düşmemesi için, patronlar karlarına kar katmaya devam etsin diye işçi sınıfı mücadelesi çok çeşitli yöntemlerle kontrol ve baskı altına alınmak isteniyor. Kentte hüküm süren, aşırı ve yoğun çalışmayı dayatan, hak arama mücadelesini sekteye uğratan, işbirlikçi sendikacılık anlayışını yerleştiren despotik emek rejimi sayesinde övünülen ihracat rakamları ve kar marjları mümkün oluyor.

Patronlar, anayasa-yasa tanımayan despot bir saldırganlıkla devasa bir sömürü-cinayet rejimi kuruyor, işçiler ise sadece patronla değil, patrona arka çıkan tüm yerel ve merkezi idare, kolluk, yargı, medya, bürokrasi ile mücadele ediyor, bir haysiyet mücadelesi veriyor.

BAŞPINAR PATRONLARI DEVLETİN GÖZÜ ÖNÜNDE ANAYASAL SUÇ İŞLİYOR

Son 1 aydır, işte bu anlattıklarımızı apaçık ortaya seren örnekler yaşandı Antep’te… 

·      Gaziantep Başpınar Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) işçiler, düşük zam dayatmasına karşı ayaklandı. Kimi fabrikalarda işçiler, eylemler başlattı. Sanko’ya bağlı Asko Tekstil işçileri düşük zam dayatmasına karşı ilk tepki gösteren işçilerden olmuştu. Koza Halı’da ve Şireci'de, MDZ, Boyar Kimya, Artemis ve Erkaplan’da işçilerin mücadelesi kazanımla sonuçlandı.

·      İstedikleri, açlık sınırında ücret, mesai ücretlerinin yasal biçimde ödenmesi, ikramiye hakları idi… Bu kadar basit talepler için bile günlerce direnmek zorunda kaldı işçiler…

·      İşçiler taleplerinin büyük çoğunluğunu birleşerek, birliklerini koruyarak kazandılar. Ve kazanımlarını korumak için gerekli olanı da yaptılar, sendikalaştılar.

·      Anayasa Madde 51 diyor ki: Çalışanlar, önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir.

·      Türk Ceza Kanunu Madde 118 Sendikal Hakların Kullanılmasının Engellenmesi Suçunu tanımlıyor: (1) Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

 

·      Ama Antep patronları, işçilerin sendikalarda örgütlenmesinin önüne geçmek için anayasa-yasa tanımaz tutumlarını devletin tüm yetkili organlarının, kurumlarının gözü önünde, özgürce sergileyebiliyor.

·      Bu, Antep için yeni bir durum değil. Yıllardır işçileri kölelik koşullarında çalıştıran, sefalet düzenine mahkûm eden patronların bu yasa hukuk tanımaz tutumlarına son örnekleri anlatmak istiyoruz. Ağızlarından millet iradesi lafını düşürmeyenler, irade işçinin olunca patronlardan yana tutum almaktan hiç çekinmiyorlar. Fabrika önünden Çalışma Bakanlığına seslendik duymadılar, Antep Başpınar Organize Sanayi bölgesinde patronlar ne dese kulak kabartanlar, işçilerin sesine, işçilerin fabrika önünde süren direnişinde hep birlikte söylediğimiz söze kulak vermediler, o yüzden biz de şimdi bir de meclis çatısı altında bir kez daha anlatacağız…

·      Antep’te Erkaplan, Artemis ve Şireci fabrikalarında yaşananlar, işçilerin hiçbir hakkının, hukukunun tanınmadığı, patronların ise adeta ülkenin tüm yasalarından muaf bir beylik düzeni kurduğunun göstergesi. Erkaplan ve Artemis’te işçiler günlerce direnerek ücret artışı ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi taleplerini işverene kabul ettirdiler. Kazanımlarını korumak için de Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası BİRTEK-SEN sendikasında örgütlendiler. İki fabrikanın patronu da işçilerin sendikalaşmasının önüne geçmek için türlü yöntemler deniyor.

·      Erkaplan’da Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN)de örgütlenen işçilere patron Kadir Kaplan, polisin, basının, dayanışma için gelenlerin gözü önünde yasaları çiğneyerek sendika düşmanlığı yaptı, yasalarla işçilere sağlanmış bir hak olan sendikal hak ve hürriyetleri tanımadığını ifade etti. Fabrikanın patronu işçilere “Sendika kırmızı çizgimizdir. Biz burada sendikalı işçi çalıştırmayız” dedi ve bunu açık açık söyledi. Videosu var…

·      Yetmedi, fabrikaya girip üretim yapmak isteyen işçileri sendikadan istifa etmeden içeri sokmayacağını alenen söyleyen fabrika müdürleri, bunun suç olduğunu söyleyen BİRTEK-SEN başkanı Mehmet Türkmen’e saldırdı.  

İŞÇİLERİN VE SENDİKANIN SUÇ DUYURULARIYLA İLGİLİ İŞLEM BAŞLATTINIZ MI?

·      Mehmet Türkmen bu saldırının üstüne suç duyurusunda bulundu. Patronların suç duyurusunu emir telakki edenler, talimat kabul edenler anında harekete geçerken, işçilerin iradesini temsil eden sendika başkanının suç duyurusunun üstünden günler geçmesine rağmen hiçbir işlem yapmadılar. Şireci direnişi sırasında, Şireci patron Ahmet Şireci’nin Cumartesi günü mesai saatleri dışında avukatı aracılığıyla yaptığı suç duyurusunun üstünden saat geçmeden sendika başkanını göz altına alıyorsunuz, karakolda ifade verdiriyorsunuz da, sendika başkanının suç duyurularının üstüne neden ve nasıl yatıyorsunuz? Ahmet Şireci’nin ifadesi alındı mı? Sendika başkanı Mehmet Türkmen’in suç duyurusunu ne zaman işleme alacaksınız? Açıklama bekliyoruz.

·      Erkaplan işçileri geçen Salı günü sendikalaşma haklarını engelleyen, tehdit ve hakaret suçu işleyen, çalışma hürriyetini engelleyen fabrika müdürleri ve patron hakkında suç duyurusunda bulundu. İşe iade, sendikal tazminat, ihbar, kıdem, işçilerin tüm işçilik haklarından doğan haklar için de başvuruda bulundular. 1 hafta geçti, neden halen harekete geçmediniz? Neden halen tek bir denetim yapılmadı fabrikada, neden bir tek müfettiş bile görevlendirmediniz?

·      Yasalar patronların canının istediği gibi hareket edebilmesi için esnetilirken, işçiler neden yasa korumasından faydalanamıyor, Başpınar patronları anayasa ve yasalardan muaf mı? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından, Adalet Bakanlığından, İç İşleri Bakanlığından cevap bekliyoruz.

İŞÇİLERİN E-DEVLET ŞİFRELERİ PATRONLARIN ELİNDE

·      Başpınar patronlarının suç listesi kabarık… Başpınar’daki fabrikaların yüzde 90’ında patronlar işçileri işe alırken e-devlet şifrelerini istiyor, kişisel verilerin korunması filan gibi hakların esamisi okunmuyor Başpınar’da. Direnişler sonrası işlerine dönen işçilere baskı yapılıyor, saatlerce fabrika girişinde bekletiliyorlar, mobbinge uğruyorlar, yeni işe başlıyormuş gibi sözleşme dayatılıyor, her istendiğinde mesaiye gelme zorunluluğu dayatan kağıtlara imza atmaları isteniyor, e-devlet şifreni ver, sendikadan istifa et deniliyor. Patronlara, patron vekillerine bu cesareti kim veriyor?

·      Bu bahsettiğim durumların tamamı, Antep’te son 1 aydır yaşanan direnişlerin hepsinde örneklendi. Ancak şu bilinsin ki, bu birkaç fabrikaya özgü bir durum değil. Başpınar’ın bütün patronları bu suçları ilk kez işlemediler. Yıllardır bu düzen devam ediyor, patronların suçlarına göz yumuluyor.

·      Şireci patronu suç işliyor, seyrediliyor, ardından Erkaplan patronu suç işliyor, seyrediliyor, onlardan cesaret alan Artemis patronu suç işliyor, seyrediliyor. Başpınar patronlarına suç işleme özgürlüğünü kim veriyor?

·      Söyleyelim; bizzat sermayenin sözcülüğünü yapan AKP iktidarının elinde oyuncak olan devlet kurumları… Emniyetinden İŞKUR’una, Çalışma Bakanlığından Adalet Bakanlığına hepinizin patronların suç işleme özgürlüğüne katkınız büyük.

PATRONLAR ARTIK İSTEDİKLERİ GİBİ SUÇ İŞLEYEMEYECEK

·      Ama artık bu kadar kolay değil. Fabrikanın önünden seslendik, kulağınızın üstüne yattınız. Şimdi meclis çatısı altında soruyoruz sorularımızı. Yine kulağınızın üstüne yatarsanız şunu bilin, işçilerin sendikalaşma haklarının önüne geçen, patronların bile bile suç işlemesine göz yuman, denetlemeyen ve suç işleyenleri kovuşturmayan tüm kamu görevlileri ve sorumlular hakkında biz de suç duyurusunda bulunacağız. Bunu şimdiden ilan ediyoruz.

·      Başpınar işçileri şunu bilsin; patronlar birbirlerinden cesaret alarak işçilerin hayatlarına haklarına çöküyor. Eğer işçiler birlik olursa, sendikalarına, iradelerine sahip çıkarsa, örgütlü olursa hak hukuk işler olur, değilse bu patron düzeninde, bu kapitalist düzende hep patronlar lehine tutum alanlar suç işleme özgürlüğünü kullanmaya devam ederler. Tüm Başpınar işçilerine sesleniyoruz, birleşin, sendikanıza sahip çıkın, sizin kazanımınız tüm Türkiye işçi sınıfının kazanım hanesine yazılacaktır. Birlikte başarabiliriz…

SPUTNİK VE FEDAŞ İŞÇİLERİNE SELAM

Buradan ayrıca Sputnik grevine de selam gönderiyoruz, bu açıklamanın hemen ardından yine sendikalaşma hakları tanınmayan Sputnik çalışanlarının yanına gideceğiz.

Ülkenin dört bir tarafında iş, ekmek, özgürlük için direnen emekçiler, her bir eylemleriyle patron düzenine çomak sokuyor. Günlerdir, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve hakkı olan insanca yaşayacak bir ücret talebiyle eylemde olan Fırat Elektrikte çalışan enerji işçilerini selamlıyoruz, hafta sonu da onlarla buluşacağız… FEDAŞ işçilerinin haklı taleplerinin arkasındayız, işçilerin yanındayız.