İki yıldır devam eden bu serüven, çamurlu suların zorluklarına rağmen verimli geçiyor. İsmail Uslu, avcılık veya diğer boş vakit aktivitelerine yönelmek yerine, doğadaki altını arayarak kendine has bir maceraya atılıyor. Bu hobi, stres ve monotonluktan uzak, doğayla iç içe, keşfe dayalı bir yaşam tarzını vurguluyor, aynı zamanda çevresel farkındalığı ve doğanın korunmasına yönelik bir tutumu da beraberinde getiriyor. İsmail Bey, doğal kaynakları zarar vermeden keşfetmenin ve değerlendirmenin mümkün olduğunu gösteriyor.
Altın Tozu Arayışının Hikayesi
İsmail Uslu, Alaplı ve Yığılca bölgelerindeki derelerde, çamurlu sulara meydan okuyarak altın tozu arıyor. Bu işe yaklaşık iki yıl önce başlamış ve bugüne dek hobi olarak devam ettiriyor. Haftada ortalama 13 gram altın çıkardığını belirten Uslu, bu sürecin kendisi için maliyetli olmadığını, aksine keyifli ve öğretici bir deneyim olduğunu ifade ediyor.
Doğa ile İç İçe Bir Hobi
İsmail Bey, avcılık yaparak hayvanlara zarar vermek yerine, zamanını doğayla iç içe geçirerek ve değerli taşlar, altın tozu gibi doğal kaynakları araştırarak değerlendiriyor. Bu aktivite, kahvehane kültüründen çok daha öğretici ve sağlıklı bir alternatif oluşturuyor. Doğada her yerde bulunabilecek altını keşfetmek için sadece doğru yerleri bilmek ve araştırmak gerektiğini vurgulayan İsmail Uslu, bu sürecin bir keşif yolculuğu olduğunu belirtiyor.
Maliyet ve Malzeme
Altın aramanın büyük ve pahalı malzemeler gerektirmediğini söyleyen İsmail Uslu, basit bir kürek ve eleme aracıyla bile bu işin yapılabileceğini aktarıyor. Maliyetin düşük oluşu, bu hobiyi daha cazip hale getiriyor ve doğada vakit geçirmek isteyenler için yeni bir kapı aralıyor.
Haftalık Altın Verimi
İsmail Bey ve benzeri şekilde altın arayan meraklılar arasında, haftada 10 ila 15,5 gram altın bulabilenler olduğunu ifade ediyor. Bu, altın aramanın sadece bir hobi olmanın ötesinde, sabırlı ve istikrarlı bir şekilde yapıldığında maddi kazanç da sağlayabilecek bir aktivite olduğunu gösteriyor.
