Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Anabilim Dali Topluma Hizmet Dersi Kapsaminda Öğrt. Görv. Tuncay Demirtaş Rehberliğinde Hazirlanmiştir.
Teknoloji kısaca insanın maddi çevresini denetlemek ve değiştirmek amacıyla geliştirildiği araç gereçlerle bunlara ilişkin bilgilerin tümü “teknoloji “ olarak tanımlanmaktadır (TDK 2022). Tabi bizler bu tanıma daha fazla şeyler ekleyebileceğimiz gibi tanımı tamamen kendimize göre değiştiredebiliriz.
İnsanlık tarih boyunca işlerini kolaylaştırmak amacıyla çeşitli teknolojik buluşlar yapmıştır günümüz ise bu teknolojinin ulaştığı en yüksek boyuttur. Yediden yetmişe herkesin kullandığı teknoloji en çok da geleceğimiz olan çocukları fazlasıyla etkilemekte. Anne ve babaların bilinçsizce çocuklarına verdiği teknolojik aletler malesef çocuklarda fiziksel ve zihinsel tahribatlar oluşturmaktadır.
Amerikan Pediatri Akademisi (2013) sıfır ile iki yaş arası çocukların herhangi bir teknolojik alete maruz kalmaması gerektiği üzerine durmaktadır. Üç ve beş yaş arasında bulunan çocukların ise günlük bir saat ile sınırlandırılması gerektiğini belirtmiştir .(Oğuz , Kutluca 2020)
“Bulut (2018) okul öncesi dönem çocukların tamamının günlük yaşamlarında teknolojik aletlerden biri veya birkaçını kullandığını kullanma sürelerinin ise çocuktan çocuğa değişmekle birlikte gün içinde yarım saat ile 4 saat arasında olduğunu ifade etmiştir”.(Oğuz , Kutluca 2020 )
Çocuğun dışarıda doğrudan kendi güç ve kabiliyetini kullanmak yerine bir evin içinde ekran başında oyun oynaması çocukta motor becerilerinin zayıflamasına, baş ağrılarına ,göz bozukluklarına, bilgisayar başında fazla zaman geçiren çocuklarda duruş bozukluklarına yol açmaktadır ayrıca çocukların bu ekran maruziyeti onalarda sözel ve sözel olmayan bilişsel faaliyetlerde gecikmeye yol açmaktadır. “ Uyaran eksikliği” denilen bu tablo otizm olmasa da otizme benzer bulgular vermektedir. Ayrıca otizmine sahip çocukların ekran maruziyeti otizme şiddetini arttırmaktadır. Sosyal alanda iletişim bozukluklarına, özgüven kaybına, kendini ifade edememe, sinirli ve agresif ruh hallerine koyabilmekte. Özellikle de savaş temalı televizyon dizileri ve oyunlar çocuklarda bu gibi durumların artmasına sebebiyet vermektedir.
Tabii bu ekran süresini artması sonucu ortaya “ Ekran Bağımlılığı” denen yeni bir terim ortaya çıkartmakta. Ekran bağımlılığı kendine ekran karşısında aşırı zaman geçirme ,telefonu ya da tableti sık sık kontrol etme ihtiyacı, bireyi günlük iş ve yaşamından uzaklaştırma ,ruhsal anlamda kötüleşme, asosyalliğe doğru ilerleme ve de bu faliyetin farkında olmasına rağmen kendini ekran başında alamama gibi semptomlar göstermektedir.
Ekran bağımlılığını azaltabilecek bazı davranışlar ise şunlardır: Kişinin kendine ekran süresi koyması. Sosyal mecralardaki bildirimleri kapatmak. Yatak odasında teknolojik alet bulundurmamak. Ev içinde vakit geçirmektense dışarıyı tercih etmek. Aile bireylerinin teknolojik cihazlardan uzak şekilde birbiriyle vakit geçirebileceği zaman ortamlar yaratılabilir. Hafta sonu bir ya da iki gün, yemek saatleri, gecelri belli bir saatin sonrasında belirlenmiş zaman aralıkları, ekransız vakitler olarak planlanabilir.
Kaynakça
Oğuz, B. N., & Kutluca, A. Y. (2020). Okul Öncesi Dönemde Çocukları Olan Ebeveynlerin Teknoloji Kullanımına Yönelik Görüşlerinin İncelenmesi. Ondokuz Mayis University Journal of Education Faculty, 39(2), 252-268. https://doi.org/10.7822/omuefd.727132