Hijyen amaçlı yapılan bazı alışkanlıklar, aslında sağlığımız için beklenmedik riskler taşıyabilir. Özellikle umumi tuvaletlerde, klozete "tuvalet kağıdı serip oturmak" rutini, bakterilerle savaşta gerçekten etkili mi? İşte detaylar:
Klozetler ve Bakteri Barındırma Özellikleri
Tuvalet kullanımında sıklıkla başvurduğumuz yöntemlerden biri de klozetin üzerine kağıt sermek. Ancak, klozetlerin tasarımı, üzerlerinde bakteri barındırmamaları için özel olarak yapılmaktadır. Yapılan bilimsel çalışmalar, klozetlerin cinsel yolla bulaşan hastalıklar veya idrar yolu enfeksiyonları açısından bir taşıyıcı olmadığını gösteriyor. Bu, klozet yüzeylerinin tamamen steril olduğu anlamına gelmese de, beklenenin aksine az risk taşıdıklarını ortaya koyuyor.
Sifon Çekildiğinde Başlayan Tehlike
Umumi tuvaletlere girildiğinde sıklıkla yapılan ilk işlemlerden biri, klozet kağıdını yerleştirmeden önce sifonu çekmektir. Bulaşıcı hastalıklar uzmanı Dr. Philip Tierno, bu eylemin tehlikesine dikkat çekiyor. Sifon çekildiğinde, tuvalette bulunan bakteriler havaya karışır ve tuvalet kağıdı, bu bakteriler için ideal bir tutunma noktası haline gelir. Yani, tuvalet kağıdı sermek, bakterileri engellemek yerine onlara yeni bir yuva sağlamış olabilir.
En Büyük Risk Ellerimiz
Hastalıkların yayılmasının asıl nedeni ise ellerimizdir. Bu noktada en kritik adım, el hijyenine dikkat etmektir. Eller, mikroplarla en sık temas eden organlarımızdır ve mikropları yüzeylerden toplayabilir. Klozet kağıdına dokunduktan sonra ellerimizi yıkamak, bu riski büyük ölçüde azaltabilir. Uzmanlar, ellerimizi sabunlayıp en az 20 saniye boyunca iyice ovalamamızı ve ardından suyla durulamamızı öneriyor. Bu basit işlem, hastalıkların bulaşmasını %50 oranında önleyebilir.