Bilimsel analizler, ilçedeki doğal su kaynağının, sağlık açısından dünyadaki en değerli sulardan biri olduğunu ortaya koydu.
Uzmanların yaptığı çalışmalar, bu özel suyun romatizma, eklem ağrıları, sindirim bozuklukları ve cilt problemleri gibi pek çok hastalığa iyi geldiğini gösterdi. Sülfür, kalsiyum, karbonat ve magnezyum gibi faydalı mineraller bakımından zengin olan bu su, adeta doğal bir ilaç olarak kabul ediliyor.
Tarihi Roma’ya Kadar Uzanıyor
Ayaş’ta bulunan kaplıca ve içmece alanlarının tarihi, yaklaşık 2 bin yıl öncesine, Roma İmparatorluğu dönemine kadar uzanıyor. Yüzyıllardır çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan bu su, son dönemde yapılan bilimsel araştırmalarla tekrar gündeme geldi.
Sağlık Turizminde Yükselen Yıldız
Başkent Ankara’ya yakın konumda yer alan Ayaş, şifalı suyuyla sağlık turizmi açısından önemli bir merkez olma yolunda ilerliyor. Hem yerli hem yabancı turistler, bu sudan faydalanmak için bölgedeki termal tesisleri ziyaret ediyor. Artan termal otel yatırımlarıyla birlikte, ilçenin önümüzdeki yıllarda sağlık merkezi haline gelmesi bekleniyor.
Yetkililer, Ayaş’ın sağlık turizmini geliştirmek adına çeşitli projeler üzerinde çalıştıklarını dile getiriyor. Şifalı suyun daha fazla kişiye ulaşması ve ilçenin cazibesinin artırılması hedefleniyor.
Ayaş’ın Şifa Kaynağı Nerede?
Ayaş’taki bu sağlık deposu su kaynağı, ilçenin İçmece ve Kaplıcalar bölgesinde yer alıyor. Uzun süredir yöre halkı tarafından bilinen ancak bilimsel olarak son yıllarda dikkat çeken bu doğal kaynak, günden güne daha fazla ilgi görüyor. Yapılan araştırmalarla desteklenen bu potansiyel, Ayaş’ı sağlık turizminde öne çıkan bir durak haline getiriyor.