Eyvah endişeye erken kapılmaya başladık. Daha ilk üç haftada boyumuzun ölcüsünü aldık.
Süper lig ateşten gömlek, buraya çıkmak o kadar zorki, düşmekte tam tersi kolay.. Fenerbahçe maçı için olur, Sivasspor mağlubiyet için ders aldık dedim ama Konyaspor mağlubiyeti takım olamadığımızın mesajıydı.
Kötü gidişi görmeden geçemezsiniz..
Yapılan transferler oldu bittile gelmiş. Önemli olan kadro oluşsun diye yapılmış, Konyaspor maçı kimliğimize kavuşacağımız bir karşılaşmaydı. Kazanma ruhu ve gücü olmayan futbolcularımızda 2-0 kaybetmek zor olmadı. Konyaspor’u da fazla üzmedik, kolay maçı verdik.
Sağ, sol kanat evlene şenlik.. Ne rakibi durdurabildiler ne de ileri çıkıp katkı sağladılar. Kaleci Batuhan bir maçlığına kaleye geçmiş gibi bitsinde gidelim havasında, yediği goller Süper lig kalitesine yakışmadı.Kaleci Günay’ı kolay yollayanların vicdanı ne diyor bilmiyorum ama gerçekle yüzleşecekler.
Maxim ağırlığını hissettiremiyor, rakibin pençesinden kurtulamadı, beyin olmayınca kaderimize, mağlubiyete razı olduk.
İlk yarıda oyunu dengeledik, ezilmedik, fazla pozisyon bulmuş olmasakta dirençli mücadele izledik. İkinci yarıda ipler rakibe geçti. 68. Dakika golü sonrası panik başladı, şuursuz baskı ve kenar yönetimin değişiklikleri bir işe yaramadı, uzatmalarda Konyaspor ikinci golü atıyor, film bitiyordu.
Hakemlere takılmaktan çok kendi eksiklerimizin üzerine gidip şehirle bütünleşip çareler üretmek lazım.
Kısaca sıradan bir ekip Sivasspor ve Konyaspor’a gücümüzün yetmediği bir gerçek o halde.. Bu takımın transferlerini yapanlar sorgulanmalı.
Erdal Güneş her şeyi kabulleniyor, onunda yapacağı bir şey yok. Ourmuş bir takım teslim olmadı, he şey yeniden başlamak onun talihsizliği. 3 Maçta sıfır puan çekmek futbolcularda da psikolojik etki yaratmıştır. Bu handikaptan onları çıkarmak teknik kadronun işi. Düşersen vuran çok olur, ligin tabanı Gaziantep ismine hiç yakışmıyor.