Basın, sosyal medya ve internet haberciliğine ilişkin düzenlemeleri içeren “Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” AK Parti ve MHP Milletvekillerinin imzasıyla TBMM’ye sunuldu. Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve Basın Yayın Gazeteciler Cemiyeti Genel Başkan Yardımcısı Orhan Kızılaslan’dan yeni internet yasası tasarısına ilişkin açıklama geldi. Yapılan açıklamada Kızılaslan “Sarı basın kartının kimlik, pasaport gibi pek çok önemli kartın yerine asli unsur olarak kabul edilmesini sevindirici buluyoruz. Yıllardır beklediğimiz bir yenilikti. Öte yandan bazı noktalarda umduğumuz detaylar yer almadı. Beklentilerimizin altında kaldı” ifadelerini kullandı.

Sunulan teklife göre, yasal zemine kavuşturulmaları amacıyla internet haber siteleri ile basın kartına ilişkin hususlar Basın Kanunu'nun kapsamına alınarak radyo, televizyon, kamu kurum ve kuruluşlarının yürüttükleri enformasyon hizmetlerinde çalışan kamu personelinin basın kartı düzenlenmesi bakımından süreli yayın çalışanları gibi değerlendirileceği öngörülüyor. Basın Kanunu'nun amacının; basın özgürlüğü ve bu özgürlüğün kullanımı ile basın kartına ilişkin usul ve esasları belirlemek olduğu ifade ediliyor. Basın kartı düzenlenmesi bakımından basın kartı talep eden medya mensupları ve enformasyon görevlileri bu Kanun kapsamına dahil ediliyor. Teklifle internet haber siteleri de süreli yayın tanımı kapsamına alınıyor.

Öte yandan internet haber sitesi, İletişim Başkanı, İletişim Başkanlığı, Basın Kartı Komisyonu, medya mensubu, enformasyon görevlisinin tanımı da düzenlemede yer buluyor.İnternet haber sitelerinde faaliyet gösterdiği iş yeri adresi, ticari unvanı, elektronik posta adresi, iletişim telefonu ve elektronik tebligat adresi ile yer sağlayıcısının adı ve adresi kendilerine ait internet ortamında kullanıcıların ana sayfadan doğrudan ulaşabileceği şekilde ve "iletişim" başlığı altında bulundurulacak.

İnternet haber sitelerinde bir içeriğin ilk kez sunulmaya başlandığı tarih ile sonraki güncelleme tarihleri, her erişildiğinde değişmeyecek şekilde içeriğin üzerinde belirtilecek.

Basın duyurularının ve yargı organlarınca verilen yayın yasağı kararlarının hızlı ve etkin bir şekilde tebliğinin sağlanması amacıyla; süreli yayınların çıkarılması için, kaydedilmek üzere verilecek beyanname artık Cumhuriyet Başsavcılığı yerine Basın İlan Kurumuna verilecek. Kayıt için verilen beyannamede elektronik tebligat adresi de gösterilecek.

Beyanname ve eklerinin gerekli veya gerçek bilgileri içermemesi veya yayın sahibinin veya temsilcisinin veya sorumlu müdürün belirlenen şartlara sahip olmaması halinde Basın İlan Kurumu beyannamenin verilmesinden itibaren iki hafta içinde eksikliğin giderilmesini veya gerçeğe aykırı bilgilerin düzeltilmesini yayın sahibinden isteyecek. Bu istemin tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde yerine getirilmemesi halinde Basın İlan Kurumu yayımın durdurulmasını İstanbul Asliye Ceza Mahkemesinden talep edecek.

Yayım durdurma müeyyidesi internet haber siteleri bakımından uygulanmayacak. İnternet haber sitesinin hükme uymaması halinde Basın İlan Kurumu 2 hafta içinde eksikliğin giderilmesini veya gerçeğe aykırı bilgilerin düzeltilmesini internet haber sitesinden isteyecek. İstemin yerine getirilmemesi durumunda Basın İlan Kurumu internet haber sitesi vasfının kazanılmadığının tespiti amacıyla İstanbul Asliye Ceza Mahkemesine başvuracak. Mahkeme en geç 2 hafta içinde kararını verecek.

Başvurunun kabul edilmesi halinde internet haber siteleri için sağlanabilecek resmi ilan ve reklam ile çalışanlarının basın kartına ilişkin hakları ortadan kalkacak. İnternet haber sitesi için sağlanan hakların ortadan kaldırılması, bu Kanun veya ilgili mevzuat uyarınca öngörülen yaptırımların uygulanmasına engel olmayacak.

İnternet haber sitesinde yayınlanan içerikler, gerektiğinde talep eden Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edilmek üzere doğruluğu ve bütünlüğü sağlanmış şekilde 2 yıl süre ile muhafaza edilecek. Yargı mercileri tarafından yayının soruşturma ve kovuşturma konusu olduğunun internet haber sitesine yazılı olarak bildirilmesi halinde, bu işlemlerin sonuçlandığının bildirilmesine kadar soruşturma ve kovuşturma konusu yayın kaydının saklanması zorunlu olacak.

İnternet haber sitelerinde zarar gören kişinin düzeltme ve cevap yazısını sorumlu müdür, hiçbir düzeltme ve ekleme yapmaksızın, yazıyı aldığı tarihten itibaren en geç bir gün içinde, ilgili yayının yer aldığı sayfa ve sütunlarda, URL bağlantısı sağlanmak suretiyle, aynı puntolarla ve aynı şekilde yayımlamak zorunda olacak. Yayın hakkında verilen erişimin engellenmesi ve/veya içeriğin çıkarılması kararının uygulanması ya da internet haber sitesi tarafından içeriğin kendiliğinden çıkarılması durumunda, düzeltme ve cevap metni ilgili yayının yapıldığı internet haber sitesinin ana sayfasında 1 hafta süreyle yayımlanacak.

Basılmış eserler veya internet haber siteleri yoluyla işlenen veya bu kanunda öngörülen diğer suçlarla ilgili ceza davalarının bir muhakeme şartı olarak, günlük süreli yayınlar ve internet haber siteleri yönünden 4 ay, diğer basılmış eserler yönünden 6 ay içinde açılması zorunlu olacak. Bu süreler basılmış eserlerin Cumhuriyet Başsavcılığına teslim edildiği tarihten, internet haber siteleri için ise habere ilişkin suç ihbarının yapıldığı tarihten başlayacak. Ancak bu süreler, Türk Ceza Kanunu'nun dava zaman aşımına ilişkin maddesinde öngörülen sürelerin yarısını aşamayacak ve süre sonunda yayının yenilenmesi hali ile suçun temadi ettiğinin belirlendiği hallerde, dava zaman aşımı süresi tam olarak uygulanacak.​​​​​​​

Teklifle basın kartı başvurusu, niteliği ve türleri de belirlendi. Buna göre, basın kartı başvurusu İletişim Başkanlığına yapılacak. Basın kartı, resmi nitelikte bir kimlik belgesi olarak kabul edilecek.

Basın kartı türleri şu şekilde belirlendi:

- Göreve bağlı basın kartı: Bir medya kuruluşuna bağlı olarak çalışan Türk vatandaşı medya mensuplarına ve enformasyon görevlilerine verilen basın kartını,

- Süreli basın kartı: Görev alanı Türkiye'yi kapsayan yabancı medya mensuplarına verilen basın kartını,

- Geçici basın kartı: Görev alanı Türkiye'yi kapsamamakla beraber geçici bir süreyle Türkiye’ye haber amaçlı gelen yabancı medya mensuplarına verilen basın kartını,

- Serbest basın kartı: Geçici bir süreyle çalışmayan medya mensuplarına verilen basın kartını,

- Sürekli basın kartı: En az on sekiz yıl mesleki hizmeti bulunan medya mensupları ve enformasyon görevlilerine ömür boyu verilen basın kartını ifade edecek.

Basın kartı, Türkiye'de faaliyet gösteren medya kuruluşlarının Türk vatandaşı medya mensuplarına, süreli yayınların sahiplerine veya tüzel kişi temsilcileri ile radyo ve televizyonların yönetim kurulu başkanlarına, medya kuruluşları adına hareket eden ve görev alanı Türkiye'yi kapsayan yabancı medya mensupları ile görev alanı Türkiye'yi kapsamamakla beraber geçici bir süreyle Türkiye'ye haber amaçlı gelen yabancı medya mensuplarına, yurt dışında yayın yapan medya kuruluşlarının, Türk vatandaşı sahiplerine ve çalışanlarına, yurt dışında serbest gazetecilik yapan Türk vatandaşı medya mensuplarına, medya alanında hizmet veren kamu kurum ve kuruluşlarında ve kamu kurum ve kuruluşlarının yürüttükleri enformasyon hizmetlerinde çalışan kamu personeline, medya alanında faaliyet göstermeleri şartıyla, sendikalar ile kamu yararına faaliyette bulunduğu Cumhurbaşkanı kararıyla tespit edilen dernek ve vakıfların yöneticilerine verilebilecek.

Basın kartı talep edenlerin başvuruda bulunabilmeleri için 18 yaşını bitirmiş olması, en az lise veya dengi bir eğitim kurumundan mezun olması, kısıtlı veya kamu hizmetlerinden yasaklı olmaması şartı aranacak.

Ayrıca basın kartı talep edenlerin başvuruda bulunabilmesi için Türk Ceza Kanunu'nun 53'üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı 5 yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da şantaj, hırsızlık, sahtecilik, dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma, yalan tanıklık, yalan yere yemin, iftira, suç uydurma, müstehcenlik, fuhuş, hileli iflas, zimmet, irtikap, rüşvet, kaçakçılık, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçları ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, kamu barışına karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar, casusluk suçları ve terör suçlarından hüküm giymemiş olması gerekiyor.

Kart talep edenlerde, Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun hükümlerine uygun sözleşme yapmış olması ve mücbir sebepler dışında işten ayrıldığı tarihten itibaren 1 aydan fazla olmamak üzere ara vermeden çalışması,​​​​​​​ medya faaliyeti dışında ticari faaliyette bulunmaması şartı da aranacak.

Basın kartı talep eden süreli yayın sahipleri veya tüzel kişi temsilcileri ile radyo ve televizyonların yönetim kurulu başkanlarında, kamu kurum ve kuruluşlarında basın kartı alabilecek çalışanlarda ve yabancı basın-yayın kuruluşlarında çalışan Türk vatandaşı medya mensuplarından basın kartı talep edenlerde "Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun hükümlerine uygun sözleşme yapmış olması ve mücbir sebepler dışında işten ayrıldığı tarihten itibaren 1 aydan fazla olmamak üzere ara vermeden çalışması,​​​​​​​ medya faaliyeti dışında ticari faaliyette bulunmaması" şartları aranmayacak.

Sürekli ve serbest basın kartı talep edenler ile Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) aracılığıyla göreve bağlı basın kartı talep edenlerde ise "Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun hükümlerine uygun sözleşme yapmış olması ve mücbir sebepler dışında işten ayrıldığı tarihten itibaren 1 aydan fazla olmamak üzere ara vermeden çalışması" şartı aranmayacak.

Basın kartı talep eden yabancı medya mensuplarına, medya kuruluşu tarafından görevlendirildiklerini belgelendirmeleri, Türkiye'de çalışma izinlerinin olması, bağlı bulundukları kuruluşun idare merkezinin bulunduğu ülkenin Türkiye'deki büyükelçilik, elçilik veya konsolosluklarından aldıkları takdim mektubunu ibraz etmeleri halinde, karşılıklılık esası da gözetilerek Başkanlıkça basın kartı verilebilecek.

Basın Kartı Komisyonu 9 üyeden oluşacak. Komisyonda, Başkanlığı temsilen 2 üyenin yanı sıra işçi sendikası şeklinde faaliyet gösteren sendikalardan basın kartı sahibi üyesi en fazla olan sendika tarafından belirlenecek bir üye ile iletişim fakültesi dekanları veya basın kartı sahibi gazeteciler arasından Başkanlıkça belirlenecek bir üye de yer alacak.

Üyelerin görev süresi 2 yıl olacak. Süresi dolan üyeler yeniden seçilebilecek.

Komisyon; başvuru sahibinin niteliklerini, mesleki çalışmalarını, eserlerini, ödüllerini değerlendirerek basın kartı taşıyıp taşımayacağına karar verecek. Komisyonun kararları, Başkan tarafından onaylandıktan sonra uygulanacak.

Buna göre, basın kartı sahibinin, kanunda belirtilen niteliklere sahip olmadığının veya bu nitelikleri sonradan kaybettiğinin anlaşılması halinde basın kartı İletişim Başkanlığınca iptal edilecek.

Basın kartı sahibinin, basın ahlak esaslarına aykırı davranışlarda bulunması halinde Basın Kartı Komisyonu kararıyla basın kartı iptal edilecek.

Basın kartı sahibinin sahip olması gereken niteliklere sahip olmadığın veya bu nitelikleri sonradan kaybettiğinin anlaşılması sebebiyle İletişim Başkanlığınca basın kartının iptali halinde; kart almaya engel durum ortadan kalksa dahi iptal tarihinden itibaren bir yıl geçmedikçe yeniden basın kartı verilmeyecek.

Basın ahlak esaslarına aykırı davranışlarda bulunulması nedeniyle basın kartının iptali halinde, iptal tarihinden itibaren 5 yıl geçmedikçe yeniden basın kartı verilmeyecek.

Belirtilen süreler, iptal edilen basın kartının iade edildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacak.

Adli sicil kaydında basın kartı verilmesine engel bir suçtan mahkumiyeti bulunan kişilere bu mahkumiyetler adli sicil kaydından silinmedikçe veya yasaklanmış hakların geri verilmesine karar verilmedikçe basın kartı düzenlenmeyecek.

İletişim Başkanlığınca düzenlenecek olan basın kartlarının şekli, medya kuruluşlarında aranacak şartlar, kontenjanlar, Komisyon üyelerinin belirlenmesi, çalışma ve karar alma usulleri, başvuru türleri ile başvuruda istenilecek belgeler Başkanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenecek.

Kanun teklifinin yürürlüğe girdiği tarihten önce faaliyet gösteren internet haber siteleri, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde bu yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda olacak.

Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yayımlanmakta olan süreli yayınlarla ilgili olarak Cumhuriyet Başsavcılıklarında bulunan kayıtlar, Basın İlan Kurumuna üç ay içinde devredilecek.

Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce usulünce verilmiş olan basın kartları, gerekli şartları taşımaları kaydıyla geçerliliğini korumaya devam edecek.

Teklifle, 36 kişiden oluşan Basın İlan Kurumu Genel Kuruluna, resmi ilan yayınlayacak internet haber sitelerinden 2, Cumhurbaşkanınca belirlenecek 2, radyo, televizyon ve internet siteleriyle ilgili işlemler gerçekleştiren Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulundan (RTÜK) 2 temsilci eklenecek. Genel Kurul üye sayısı 42'ye çıkacak.

Teklifle, Kurumun ülke genelinde görevli olmasıyla tüm Anadolu gazetelerinin kayıtları Basın İlan Kurumunda tutulduğundan, Anadolu gazete sahipleri temsilcileri seçiminin Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı yerine Basın İlan Kurumu Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenmesi amaçlanıyor.

Anadolu gazete sahiplerinin Genel Kurula katılacak temsilcileri resmi ilan yayınlayan Anadolu gazete sahiplerinin ya da bu gazetelerin ayrı ayrı gösterecekleri temsilcilerinin Genel Müdürlüğün çağrısı üzerine katılacakları toplantıda farklı coğrafi bölgelerden olmak üzere seçilecek.

Yeni üyeler belirlenene kadar mevcut üyelerin görevleri devam edecek

Kurum Genel Müdürlüğü, her ayın sonunda resmi ilan ve reklam verilebilecek olan mevkuteler ile internet haber sitelerinin isimlerini ve vasıflarını ihtiva eden birer listeyi, Kurumun internet siteleri üzerinden duyuracak.

Teklifle, internet haber sitelerinde yayınlanacak resmi ilan ve reklamların kapsam ve esasları da belirleniyor. Böylece internet haber sitelerinde resmi ilan ve reklamların Basın İlan Kurumu aracılığıyla yayınlanabilmesine imkan sağlanıyor.

Yapılacak olan düzenlemeyle, kurum aracılığıyla yayınlanan ilanların kopyalanması veya ticari faaliyete konu edilmesi durumlarına dair usul ve esasların tespit edilmesi için Genel Kurula yetki veriliyor, kamuya ait ilanlara vatandaşların tek merkezden kolayca ulaşabilmesi ve Basın İlan Kurumu İlan portalına hukuki statü kazandırılıyor.

Buna göre; Resmi Gazetede yayımlananlar hariç olmak üzere; Kanun, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ve yönetmelikler uyarınca yayınlatılması mecburi olan resmi ilanlar ile daire ve teşekküller, kanun veya Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle kurulan sair müesseseler veya bunların iştiraklerinin internet haber sitelerinde yayınlatacakları ilan ve reklamlar ancak Basın İlan Kurumu aracılığı ile yayınlanacak.

Kurum aracılığıyla yayınlanan ilan ve reklamların, kopyalanması, yayınlanması, yayınlattırılması ve ticari faaliyete konu edilmesi Kurumun vereceği izne bağlı olacak.

Cumhurbaşkanlığına bağlı kurum ve kuruluşlar ile Bakanlıklar, bağlı, ilgili veya ilişkili kurum ve kuruluşlar, diğer kurum ve kuruluşların kendi internet sitesinde yayını zorunlu olan ilanlarının ayrıca Basın İlan Kurumu İlan Portalında yayınlatılması zorunlu olacak. Bu ilanların Basın İlan Kurumu İlan portalındaki yayınından ücret alınmayacak.

İnternet haber sitelerinde resmi ilan ve reklam yayınlatılması görevi Basın İlan Kurumuna verildiğinden, gazete ve dergiler için uygulanan müeyyideler internet haber sitelerine de uygulanacak.

Öte yandan müeyyide uygulanan gazete, dergi ve internet haber sitelerinin başvuracağı yargı mercii konusunda tereddütlerin giderilmesi amacıyla başvurulacak mahkeme yeri, Kurum Genel Müdürlüğünün bulunduğu yerdeki en yüksek dereceli asliye hukuk hakimliği olarak değiştiriliyor, 15 gün olan mahkemenin karar verme süresi kaldırılarak konuya ilişkin basit yargılama usulü getiriliyor.

Yönetim Kurulu Kararına karşı, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Kurum Genel Müdürlüğünün bulunduğu yerdeki en yüksek dereceli Asliye Hukuk Hakimliğine itiraz edilebilecek.

İnternet haber sitelerinde resmi ilan ve reklam yayınlayacakların sorumluluklarına da teklifte yer veriliyor.

İnternet haber sitelerinde resmi ilan ve reklam yayınlayacakların taşıması gereken vasıflar ve yerine getirmesi gereken sorumluluklar ile yayına ilişkin usul ve esaslar teklifin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren Kurum Genel Kurulu tarafından 6 ay içinde çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek.

İcra ve İflas Kanunu kapsamındaki taşınır, taşınmaz satışlarının gazete yoluyla ilan edilip edilemeyeceğinin takdir yetkisi icra memurluklarının tasarrufuna bırakılıyor. İcra memurları tarafından ifa edilen bu yetkiden kaynaklanan uygulamalardaki farklılıkların giderilmesi, bu ilanların internet haber sitelerinde de yayınlatılması amaçlanıyor.

Elektronik satış portalı ve Basın İlan Kurumu İlan Portalında yapılacak ilan, artırmanın bitimine kadar erişime açık tutulacak.

Toplam muhammen bedeli 500 bin Türk lirasına kadar olan satışlar için gazete veya internet haber sitesi ile ilan yapılıp yapılmayacağına icra dairesince alakadarların menfaatleri dikkate alınarak karar verilecek ancak toplam muhammen bedeli 500 bin Türk lirasının üzerinde ve 2 milyon Türk lirasının altında olanlar, satışın yapılacağı yerde yayınlanan resmi ilan yayınlama hakkını haiz bir yerel gazete veya bir internet haber sitesinde ilan edilecek.

Satışın yapılacağı yerde resmi ilan yayınlama hakkını haiz yerel gazete veya internet haber sitesi yönetimi bulunmaması halinde ilan, icra dairesinin belirleyeceği aynı il mülki sınırları içerisinde bulunan başka bir yayın yerinde resmi ilan yayınlama hakkını haiz bir yerel gazete veya bir internet haber sitesi aracılığıyla duyurulacak.

Toplam muhammen bedeli 2 milyon Türk lirası ve üzerinde olanlar ise bir internet haber sitesinde veya yurt genelinde dağıtılıp satışa sunulan ve ilan talebi tarihinde günlük fiili satışı 50 bin adedin üzerinde olan resmi ilan yayınlama hakkını haiz bir gazetede yayınlatılacak.

Gazete veya internet haber sitesinde yayınlanacak ilanlar eş zamanlı olarak Basın İlan Kurumu İlan portalında da duyurulacak.

Basın İlan Kurumu İlan portalında yayınlanacak ilanlardan ücret alınmayacak.

Parasal limitler bir önceki yılın aralık ayındaki yıllık üretici fiyat endeksi esas alınarak Adalet Bakanlığı tarafından güncellenecek ve her yıl 1 Şubat tarihinden geçerli olmak üzere aynı tarihe kadar Resmi Gazete'de ilan edilecek. Sözü edilen parasal limitler olağanüstü hallerde yine Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Cumhurbaşkanı kararı ile güncellenebilecek.

Gazetede, internet haber sitesinde, elektronik satış portalında veya Basın İlan Kurumu İlan Portalında ilanı yapılan metindeki hatalar, ihale tarihi değiştirilmeksizin sadece elektronik satış portalında ilanen düzeltilecek.

Maliyeti yaklaşık 30 milyar lira olan mal veya hizmet alımları ile 60 milyar lira kadar olan yapım işlerinin ihalesi, ihale tarihinden en az 7 gün önce ihalenin ve işin yapılacağı yerde çıkan bir gazete ve bir internet haber sitesinde, maliyeti yaklaşık 30 milyar ile 60 milyar lira arasında olan mal veya hizmet alımları ile 60 milyar ile 500 milyar lira arasındaki yapım işlerinin ihalesi, ihale tarihinden en az 14 gün önce Kamu İhale Bülteninde ve işin yapılacağı yerde çıkan bir gazete ve bir internet haber sitesinde ilan edilecek.

Maliyeti yaklaşık 60 milyar lira üzerinde ve eşik değerin altında olan mal veya hizmet alımları ile 500 milyar lira üzerinde ve eşik değerin altında olan yapım işlerinin ihalesi, ihale tarihinden en az 21 gün önce Kamu İhale Bülteninde ve işin yapılacağı yerde çıkan bir gazete ve bir internet haber sitesinde, en az birer defa yayınlanmak suretiyle ilan edilerek duyurulacak.

İlan edilecek ihalelerden hangilerinin, ayrıca Basın İlan Kurumu aracılığıyla bir internet sitesi ve Türkiye çapında dağıtımı olan gazetelerin birinde ilan edileceğini belirlemeye kurum yetkili olacak. İhalenin yapılacağı yerde gazete çıkmaması veya internet haber sitesi yönetimi bulunmaması halinde ise ilan, aynı süreler içinde Basın İlan Kurumu İlan Portalında yayınlanacak.

Basın Kanunu'nun "Cezai ve Hukuki Sorumluluklar" ile ilgili düzenlemeleri içeren bölümlerine "İnternet Haber Siteleri" de eklenecek.

Halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak. Suçun, failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, söz konusu ceza yarı oranında artırılacak.

"Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçu nedeniyle verilen bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin kararları temyiz edilebilecek.

Erişim Sağlayıcıları Birliğinin görev alanı, erişimin engellenmesi kararları ile birlikte içeriğin çıkarılması kararlarının uygulanmasına yönelik diğer kanunlarda yer alan düzenlemeleri de kapsayacak şekilde yeniden belirleniyor.

Birlik ile erişim sağlayıcılar arasında kararların bildirimi noktasında doğru ve hızlı bir şekilde veri akışının sağlanmasını teminen gerekli yazılım ve donanımın, erişim sağlayıcılar tarafından kurulması yükümlülüğü getiriliyor.

Erişim Sağlayıcıları Birliğine, kendisine gelen içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesine yönelik mahkeme kararlarını, elektronik posta yoluyla ilgili içerik veya yer sağlayıcılarına bildirme imkanı sağlanıyor.

Teklifle, internetin dağınık ve dinamik yapısı nedeniyle içerik veya yer sağlayıcının nerede bulunduğunun tespitinde yaşanan sorunların ve buna bağlı olarak ortaya çıkan yetki tartışmasının giderilmesi ve katalog suçlarla daha etkin mücadele edilebilmesi amacıyla yurt içi yurt dışı ayrımı kaldırılıyor, Başkanın engelleme yetkisinde yeknesaklık sağlanıyor.

Milli İstihbarat Teşkilatının faaliyetleri ve personeline yönelik suç teşkil eden içerikler katalog suçlar kapsamına dahil ediliyor.

Hakim tarafından verilen içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararına konu kişilik hakkının ihlaline ilişkin yayının başka internet adreslerinde de yayınlanması durumunda, ilgili kişi tarafından Birliğe müracaat edilmesi halinde mevcut karar bu adresler için de uygulanacak. Müracaatın Birlik tarafından kabulüne karşı itiraz, kararı veren hakimliğe yapılacak. İnternet sitesindeki yayının tümüne yönelik erişimin engellenmesi kararlarında bu fıkra hükmü uygulanmayacak.

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun'da yapılan değişiklikle, Türkiye'den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcının bulunduracağı temsilcinin gerçek kişi olması halinde, bu kişi Türkiye'de ikamet eden Türk vatandaşı olacak.

Türkiye'den günlük erişimin 10 milyondan fazla olması halinde yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcı tarafından belirlenen gerçek veya tüzel kişi temsilci, sosyal ağ sağlayıcının sorumlulukları saklı kalmak kaydıyla teknik, idari, hukuki ve mali yönden tam yetkili ve sorumlu olup bu temsilcinin tüzel kişi olması halinde doğrudan sosyal ağ sağlayıcı tarafından sermaye şirketi şeklinde kurulan bir şube olması zorunlu olacak.

Sosyal ağ sağlayıcıların BTK'ye sundukları raporlar; başlık etiketleri, öne çıkarılan veya erişimi azaltılan içeriklere ilişkin algoritmalarına, reklam politikalarına ve şeffaflık politikalarına ilişkin bilgileri de içerecek. Sosyal ağ sağlayıcıları, kurum tarafından istenen bilgileri kuruma vermekle yükümlü tutulacak.

Sosyal ağ sağlayıcı, kullanıcılarına eşit ve tarafsız davranmakla yükümlü olup BTK'ye sunulacak raporda, bu hususa ilişkin alınan tedbirlere de yer verilecek. Sosyal ağ sağlayıcı, bu kanun kapsamındaki suçlara ilişkin içerikler ile başlık etiketlerinin yayınlanmamasına ilişkin kendi sistem, mekanizma ve algoritmasında BTK ile iş birliği halinde gerekli tedbirleri alacak, bu tedbirler raporunda bulunacak.

Sosyal ağ sağlayıcı, kullanıcılara öneriler sunarken hangi parametreleri kullandığına internet sitesinde açık, anlaşılır ve kolaylıkla ulaşılabilir şekilde yer verecek. Sosyal ağ sağlayıcı, kullanıcılara önerdiği içeriklere ilişkin tercihleri güncelleme ve kişisel verilerinin kullanılmasını sınırlandırma seçeneği sunma konusunda aldığı gerekli tedbirleri, raporunda sıralayacak. Sosyal ağ sağlayıcı, reklamlara ilişkin içerik, reklam veren, reklam süresi, hedef kitlesi, ulaşılan kişi veya grup sayısı gibi bilgilerin bulunduğu reklam kütüphanesi oluşturarak, bunu internet sitesi üzerinden yayınlayacak.

Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) yer alan, çocukların cinsel istismarı, halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçlarına konu internet içeriklerini oluşturan veya yayan faillere ulaşmak için gerekli olan bilgileri, soruşturma aşamasında cumhuriyet savcısı, kovuşturma aşamasında yargılamanın yürütüldüğü mahkemece talep edilmesi üzerine, ilgili sosyal ağ sağlayıcının Türkiye'deki temsilcisi, adli mercilere verecek.

Bu bilgiler, talep eden cumhuriyet başsavcılığı veya mahkemeye verilmezse ilgili cumhuriyet savcısınca, yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 90 oranında daraltılması talebiyle Ankara Sulh Ceza Hakimliğine başvurulabilecek.

İnternet trafiği bant genişliğinin daraltılması kararı verilmesi halinde, bu karar erişim sağlayıcılara bildirilmek üzere BTK'ye gönderilecek. Kararın gereği, bildirimden itibaren derhal ve en geç 4 saat içinde erişim sağlayıcıları tarafından yerine getirilecek. Sosyal ağ sağlayıcının, yükümlülüklerini yerine getirmesi halinde yaptırımlar kaldırılacak ve BTK'ye bildirilecek.

Sosyal ağ sağlayıcı, çocuklara özgü ayrıştırılmış hizmet sunma konusunda gerekli tedbirleri alacak.

İdari tedbirler saklı kalmak kaydıyla, BTK Başkanı tarafından verilen içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararının gereğinin yerine getirilmemesi halinde, Türkiye'de ikamet eden vergi mükellefi gerçek ve tüzel kişilerin, ilgili yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcıya 6 aya kadar reklam vermesinin yasaklanmasına BTK Başkanı tarafından karar verilebilecek. Bu kapsamda yeni sözleşme kurulamayacak ve buna ilişkin para transferi yapılamayacak. Reklam yasağı kararı, Resmi Gazete'de yayımlanacak.

BTK Başkanı, reklam yasağı kararının yanı sıra içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararının yerine getirilmesine kadar sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 50 oranında daraltılması için sulh ceza hakimliğine başvurabilecek. Hakim tarafından bu yönde verilen kararın ilgili sosyal ağ sağlayıcıya bildirilmesinden itibaren 30 gün içinde içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararının sosyal ağ sağlayıcı tarafından yerine getirilmemesi halinde, sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 90 oranına kadar daraltılması için BTK Başkanı tarafından sulh ceza hakimliğine başvurulabilecek.

Hakim tarafından verilen kararlar, erişim sağlayıcılara bildirilmek üzere BTK'ye gönderilecek. Kararların gereği, bildirimden itibaren derhal ve en geç 4 saat içinde erişim sağlayıcıları tarafından yerine getirilecek. Sosyal ağ sağlayıcının, içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararının gereğini yerine getirmesi ve BTK'yebildirmesi halinde yalnızca internet trafiği bant genişliğinin daraltılması tedbiri kaldırılacak.

BTK Başkanınca verilen idari para cezaları, yasal süresinde 1 yıl içinde birden fazla ödenmezse, başkan tarafından yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcıya Türkiye'de ikamet eden vergi mükellefi gerçek ve tüzel kişilerin ilgili sosyal ağ sağlayıcısına 6 aya kadar yeni reklam vermesinin yasaklanmasına karar verilebilecek. Bu kapsamda verilen reklam yasağına aykırı davranan Türkiye'de ikamet eden vergi mükellefi gerçek ve tüzel kişilere, 10 bin liradan 100 bin liraya kadar idari para cezası uygulanmasına BTK Başkanı karar verebilecek.

Sosyal ağ sağlayıcı, BTK tarafından yapılacak kullanıcı haklarına ilişkin düzenlemelere uyacak.

Sosyal ağ sağlayıcı, başlık etiketleri veya öne çıkarılan içerikler aracılığıyla ortam sağladığı başkasına ait yayın yoluyla işlenen suçtan, yayını sunuş biçiminden kullanıcının söz konusu yayına ulaşmasını amaçladığı açıkça belli ise sorumlu olacak.

Sosyal ağ sağlayıcı, kişilerin can ve mal güvenliğini tehlikeye sokan içerikleri öğrenmesi ve gecikmesinde sakınca bulunması halinde, bu içeriği ve içeriği oluşturana ilişkin bilgileri yetkili kolluk birimleriyle paylaşacak.

BTK, sosyal ağ sağlayıcının bu kanuna uyumuna ilişkin olarak sosyal ağ sağlayıcıdan kurumsal yapı, bilişim sistemleri, algoritmalar, veri işleme mekanizmaları ve ticari tutumlar dahil her türlü açıklamayı talep edebilecek. Sosyal ağ sağlayıcı, BTK tarafından talep edilen bilgi ve belgeleri en geç 3 ay içinde verecek. BTK, sosyal ağ sağlayıcının kanuna uyumunu, sosyal ağ sağlayıcının bütün tesislerinde yerinde inceleyebilecek.

Sosyal ağ sağlayıcı, kamu güvenliğini ve kamu sağlığını etkileyen olağanüstü durumlara ilişkin kriz planı oluşturmakla ve kuruma bildirmekle yükümlü olacak.

BTK Başkanı, kanunda belirtilen yükümlülüklerini yerini getirmeyen sosyal ağ sağlayıcıya bir önceki takvim yılındaki küresel cirosunun yüzde 3'üne kadar idari para cezası verebilecek.

Elektronik Haberleşme Kanunu'na, "şebekeler üstü hizmet" ve "şebekeler üstü hizmet sağlayıcı" kavramları ekleniyor.

"Şebekeler üstü hizmet", internet erişimine sahip abone ve kullanıcılara, işletmecilerden veya sağlanan internet hizmetinden bağımsız olarak kamuya açık bir yazılım vasıtası ile sunulan, sesli, yazılı, görsel iletişim kapsamındaki kişiler arası elektronik haberleşme hizmetlerini; "şebekeler üstü hizmet sağlayıcı" ise şebekeler üstü hizmet tanımı kapsamına giren hizmetleri sunan gerçek veya tüzel kişiyi ifade edecek.

BTK'ye, şebekeler üstü hizmetler ilişkin gerekli düzenlemeleri yapma ve ilgili tedbirleri alma hususunda yetki veriliyor.

Şebekeler üstü hizmet sunanların hak ve yükümlülüklerinde, Ulusal Numaralandırma Planı'nda yer alan numaralar ile haberleşme imkanı sunup sunmamasına, Türkiye'deki kullanıcı sayısına veya günlük erişim sayısına bakılarak farklılaştırma yapılabileceğine ilişkin düzenleme yapılıyor.

Kanunda öngörülen yükümlülükleri yerine getirmeyen veya yetkilendirilmeksizin hizmet sunan şebekeler üstü hizmet sağlayıcılara 1 milyon liradan 30 milyon liraya kadar idari para cezası verilebilecek.

İdari para cezasını süresinde ödemeyen ve Kurumca yapılacak bildirimden itibaren 6 ay içerisinde Kurum düzenlemelerinde öngörülen yükümlülükleri yerine getirmeyen veya yetkilendirilmeksizin hizmet sunan şebekeler üstü hizmet sağlayıcısının internet trafiği, bant genişliğinin yüzde 95’ine kadar daraltılmasına veya ilgili uygulama veya internet sitesine erişimin engellenmesine Kurum tarafından karar verilebilecek.

Teklifin, resmi ilan ve reklam verilebilecek internet haber sitelerinin de Basın İlan Kurumunun internet siteleri üzerinden kamuoyuna duyurulmasını düzenleyen maddesi, internet haber sitelerinde yayınlanacak resmi ilan ve reklamların kapsam ve esaslarını düzenleyen maddesi, gazete ve dergiler için uygulanan müeyyidelerin internet haber sitelerine de uygulanmasını düzenleyen maddesi, vatandaşların icra, ihale, tebligat ve personel alanlarına ilişkin ilanlara tek merkezden kolayca ulaşabildiği Basın İlan Kurumu İlan Portalı'nda da ücretsiz yayın yapılmasını düzenleyen maddesi, ihalelerin internet haber sitesinde duyurulmasını düzenleyen maddesi, internet haber sitelerinin cezai ve hukuki sorumluluklarıyla ilgili düzenleme ve internet haber siteleri çalışanlarının Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun kapsamına alınmasını öngören maddesi 1 Ocak 2023'te, diğer hükümleri ise yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.​​​​​​​

Teklifin gerekçesinde, teknolojinin önemli sonuçlarından birinin de internet olduğu, internet üzerinden geliştirilen ve her geçen gün artan kolay erişim ve iletişim yöntemlerinin, "sosyal medya" kavramını toplumsal yaşamın merkezine taşıdığı belirtildi.

İnternetin, haber ve bilgiye erişimi kolaylaştırdıkça ve hızlandırdıkça, buna bağlı olarak sosyal medyanın kullanımının da arttığı vurgulanan gerekçede, bu artışın, yeni ve farklı temalı sosyal medya platformlarının oluşmasına, kişilerin zamanının büyük bölümünü bu platformlarda geçirmesine neden olduğuna işaret edildi.

Gerekçede, "Öyle ki dijitalleşme ortamıyla bağlantılı olarak yeni sosyal problemlerin, kişilik bozukluklarının ya da psikolojik hastalıkların tartışıldığı bir dünyaya doğru gidildiği uzmanlarınca dile getirilmektedir. Diğer taraftan dijital dünyanın insan hayatında fazlasıyla etkili olması ve sosyal medya platformlarının bu denli çeşitlenmesi, kişilerin gerek sosyolojik gerek hukuki birçok problemle veya kişisel haklarının ihlaliyle karşılaşmasını beraberinde getirmiştir." ifadelerine yer verildi.

Sosyal ağ sağlayıcılarının ya da dijital dünyanın arka planında rol alan diğer aktörlerin, geniş çaplı kullanıcı sayıları ile kullanıcı verilerinden yararlanarak elde ettikleri gelire ya da özel bilgiye rağmen, kişilerin haklarının korunması noktasında ihtiyaç duyulan önleyici ve koruyucu mekanizmaları geliştirmediklerinin gözlemlendiği ifade edilen gerekçede, bu aktörlerin etkin tedbirler almadıklarına, kullanıcıların ve devletlerin haklı taleplerine direnç gösterdiklerinin görüldüğüne dikkati çekildi.

İnternet ortamının; ulusal sınır tanımayan olgusunun, kötü niyetli kullanıcıların kimliklerini gizleyerek yasa dışı iş ve eylemlerini hayata geçirmesine fırsat tanıdığının altı çizilen gerekçede, şunlar kaydedildi:

"Sahte isim ve hesaplarla yasa dışı içerik oluşturup paylaşma, farklı siyasi düşüncedeki kişilere, herhangi bir alanda rakip olarak gördüklerine, farklı dinlere veya milletlere yönelik küfür, iftira veya hakaret etmek, karalamak ya da itibarsızlaştırmak, nefret ve ayrımcılığa zemin oluşturmak amacıyla kullanıldığı durumlarda internet, düzenleme yapılması gerekli alan olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durumda kişilik hakları ihlal edilen bireyler, anayasal güvence altında olan haklarının korunması noktasında devletten beklenti içine girmektedirler. Devletin bu alanda ki yükümlülüğü, temel hak ve özgürlüklerin korunacağı ve aynı zamanda ifade özgürlüğünün de güvence altına alınacağı düzenleyici bir rol üstlenmesidir. Bunun sonucunda devletlerin vatandaşlarının temel hak ve özgürlüklerini hem diğer kullanıcılara hem de sosyal medya platformlarına karşı koruması gerekmektedir."

Bazı Avrupa ülkeleri ile ABD'nin, dijital dönüşümün küresel ölçekte ve toplumun tüm kesimlerinde hissedilir hale gelmesiyle, bu alanda yeni regülasyonlar yaptığı belirtilen gerekçede, AB'nin de Dijital Hizmetler Yasası ile Genel Veri Koruma Tüzüğünde öncü regülatör olarak gerekli adımları attığı anımsatıldı.

Türkiye'nin de dijital dünyada vatandaşlarının karşılaştığı sorunları, gerçek dünyada olduğu gibi çözebilmek adına, söz konusu diğer ülke ve uluslararası kuruluş düzenlemelerini dikkate alarak gerekli adımları atmayı hedeflediği bildirilen gerekçede, bu adımların zemininde, özellikle ifade özgürlüğüne temas eden noktalarda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında yer alan hükümlerin yer aldığı aktarıldı.

Anayasanın ilgili hükümleri ile tanınarak koruma altına alınan temel hak ve özgürlüklerin, gerçek dünyada olduğu gibi, dijital dünyada da korunmasının amaçlandığı vurgulanan gerekçede, dijital dünyada da insanların onur, şeref ve saygınlığının, kişisel haklarının, özel hayatlarının dokunulmazlığının ve kişisel verilerinin korunması gerekliliğine işaret edildi.

Bu bağlamda, yalan haberi kasıtlı olarak üretme ve yayma eyleminin, birey ve toplum iradesini ipotek altına alan, vatandaşların gerçek bilgiye ulaşma hakkını engelleyen ciddi bir tehdit haline geldiğinin açık olduğu kaydedilen gerekçede, "Bu tehdit, başta ifade özgürlüğü ve haber alma özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin kullanılmasını engellemeye yöneliktir. Gelişen teknoloji ile birlikte dezenformasyonun vardığı nokta, temel hak ve özgürlükleri korumak adına bu tehditle mücadele etmeyi zorunlu kılmıştır. Bu çerçevede mevzuatımızda ki mevcut düzenlemeleri yeni duruma uygun hale getirmeye yönelik ilave düzenlemeler yapılması zorunluluğu ortaya çıkmıştır." değerlendirilmesinde bulunuldu.

Teklifin gerekçesinde, bilgiye ulaşabilme kolaylığının, interneti diğer iletişim araçlarının önüne geçirdiğine ancak internet haber siteleri ve çalışanlarının, gazetelere ve gazetecilere tanınan haklardan yararlanamadıklarına işaret edildi.

Bu durumu ortadan kaldırabilmek amacıyla teklifle, internet haber siteleri çalışanlarının, yazılı medyada çalışan basın mensupları ile eşit şartlara sahip hale getirilmesinin amaçlandığı vurgulanan gerekçede, internet haber sitelerinde fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanların da gazeteci tanımına dahil edileceği, bu sayede ifade özgürlüğü ve doğru haber alma hakkının kuvvetlendirilmesinin hedeflendiği aktarıldı.

Teklifin gerekçesinde, Basın İlan Kurumu Teşkiline Dair Kanunda, internet haber sitelerini de kapsayacak şekilde değişiklik yapılması, resmi ilan ve reklamların bu mecralarda belirli kurallar çerçevesinde yayınlanmasının sağlanmasının öngörüldüğü belirtildi.