Beyin pili tedavisinin ilaçlarla kontrol altına alınamayan Parkinson hastalığı, esansiyel tremor, distoni, obsesif-kompulsif bozukluk (OKB) ve bazı epilepsi türleri gibi nörolojik hastalıkların tedavisinde kullanıldığını belirten Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mete Karatay, "Bu cihazın sağladığı elektriksel uyarılar, beyindeki anormal sinyalleri düzenleyerek semptomların hafifletilmesini sağlamaktadır” dedi.

Beyin pili; beynin derinliklerinde yer alıp hareketlerin kontrolünü sağlayan, hareket merkezinde işleyiş bozulduğu zaman ortaya çıkan semptomları baskılamak amacıyla tasarlanmış bir cihazdır. Beyin pili ameliyatının ise bu cihazın özel elektrotlarla hasarlı bölgelere yerleştirilmesi işlemi olduğunu belirten Medicana Zincirlikuyu Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mete Karatay, ”Beyin pili, ülkemizde SGK güvencesi kapsamında ilaç tedavisine dirençli Parkinson hastalığı, esansiyel tremor (titreme) ve distoni hastalıklarında uygulanabilmektedir. Ülkemiz dışında ise obsesif kompulsif hastalık (takıntı hastalığı), majör depresyon ve epilepsi hastalığında FDA onayıyla ve güvenle kullanılmaktadır. Bahsedilen hastalıkların, beynin hareket merkezinin aşırı uyarılma veya eksik uyarılmasından kaynaklandığı bilinmektedir. Beyin pilinin bu hatalı uyarımı düzenleyerek etki gösterdiği düşünülmektedir” dedi.

El Ayak Ağız hastalığı nedir ve nasıl bulaşır? El Ayak Ağız hastalığı nedir ve nasıl bulaşır?

Beyin pili ameliyatının hastalığı tamamıyla ortadan kaldırmadığını vurgulayan Prof. Dr. Mete Karatay, “Kişiden kişiye değişmekle beraber ortalama yüzde 50-70 oranında klinik bulgularda iyilik hali sağlanmaktadır. Yapılan beyin pili ameliyatı sonrası hastaların büyük çoğunluğunda kullanılan ilaç dozunda azalma, bazı hastalarda ise ilaç kullanımının tamamen kesilmesi sağlanabilmektedir” şeklinde konuştu.

Tedavi süreci multidisipliner bir yaklaşımla planlanıyor

Beyin pili ameliyatına karar vermeden önce hastaların bir süre nöroloji polikliniği takibiyle gözlemlendiğini ve bu sayede ön plana çıkan hastalık özellikleri, ilaçlardan yararlanma ve ilaç yan etkileri hakkında bilgi sahibi olunabildiğini belirten Prof. Dr. Mete Karatay, “Beyin pili ameliyatından fayda göreceği düşünülen hastalarımız nöroloji, nöroşirürji ve psikiyatri uzmanlarından oluşan bir heyet tarafından değerlendirilir ve ameliyat için karar verilir. Beyin tomografisi ile MR görüntüsü birleştirilerek hedef çekirdeklerin koordinatları saptanır. Beyin pili ameliyatında, hastanın semptomlarına göre tek taraflı ya da iki taraflı olacak şekilde belirlenen hedef çekirdeklere elektrotlar yerleştirilir. Daha sonra bu elektrotlar dışarıdan görülmeyecek biçimde cilt altına yerleştirilen uzatma kablolarıyla göğüs bölgesinden cilt altına sabitlenmiş pil ile birleştirilerek ameliyat bitirilir” dedi.

Her hasta ameliyata uygun olmayabilir

Hasta ameliyatın ertesi günü taburcu edilir. Birinci hafta pilin ayarlanmasına başlanır. Takip eden süreçte 10 gün aralıklarla hastalar kontrole çağrılır. 4-6 haftadan sonra kontroller 1 veya 3 aylık olacak şekilde planlanır. Gelişen teknoloji sonucunda 25 yıl boyunca şarj edilebilir piller geliştirildiğini söyleyen Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mete Karatay şu bilgileri verdi:

“Pil ömrü bittiğinde küçük bir operasyonla yeni pil eskisi ile değiştirilir. Parkinson hastalığında ilaçlarla iyi yanıt alınan ilk 5 yıl, orta ileri düzey bunaması ve ciddi dahili hastalıkları olan bireyler ve 70 yaş üstü hastalarda beyin pili ameliyatı uygun görülmemektedir. Beyin pili takılması sonucu, titreme ve hareketlerde yavaşlama başta olmak üzere tüm parkinson semptomlarında belirgin azalma görülmektedir.”

Kaynak: İHA