Obezite, diyabet, kanser, hipertansiyon, otoimmün hastalıklar ve yaşlanmanın kronik inflamasyonla ilişkili olduğu artık bilinmektedir. Bu durumlardan korunmak için yapılması gerekenleri sizler için bir araya getirdik. Vücudumuz, hasara karşı inflamasyon olarak adlandırılan metabolik süreçlerle kendini korur. Akut inflamasyon, vücudun kontrol edebildiği ve kalıcı hasara yol açmayan bir durumdur. Ancak zararlı etkiler devam ederse ve inflamatuvar yanıt çözülmezse kronik inflamasyon gelişir ve bu da birçok hastalığın ortaya çıkmasına neden olabilir.

Akdeniz Diyeti

Akdeniz Diyeti, en sağlıklı beslenme biçimlerinden biri olarak kabul edilir. Taze sebzeler, meyveler, kuru yemişler, baklagiller, baharatlar, taze otlar, yoğurt, balık, zeytinyağı ve yağsız beyaz etler bu diyetin temelini oluşturur.

Bu beslenme tarzı, vücudun bağışıklık sistemini dengeler ve işlenmiş gıdalara yer vermez. Akdeniz Diyeti ile kilo veren kişilerin kan şekeri düzenlenir ve aşırı insülin üretimi azalır. Ayrıca bu diyet, otofajiyi artırarak yaşlanma sürecini yavaşlatır.

Eliminasyon diyetleri, besin yetersizliği nedeniyle hastalıkları tedavi etmez, aksine sağlığı olumsuz etkileyebilir. Akdeniz Diyeti, herhangi bir eliminasyon yapmadan sağlıklı yaşamın ve kilo vermenin olumlu etkilerini sunar. Kronik inflamasyonu azaltmak ve otofajiyi artırmak için taze sebzeler, meyveler, baklagiller ve kuruyemişler tüketilmelidir.

Kronik İnflamasyonu Azaltmak İçin Öneriler

Rafine ve yüksek glisemik indeksli yiyeceklerden uzak durun. Beyaz unlu ürünler, sofra şekeri, beyaz pirinç ve makarnayı diyetinizden çıkarın. Bunun yerine tam tahılları tercih edin.

Doymuş yağ asitleri yerine çoklu doymamış yağ asitleri tüketin. Yumurtayı, balığı, tavuk ve hindi etlerini daha sık tüketin. Zeytinyağını mutfağınızda bulundurun.

Omega 3, omega 6 yağ asidi oranını artırın. Bol miktarda balık, keten tohumu, kuruyemişler ve koyu yeşil yapraklı sebzeler tüketin.

Öğünlerinizi polifenollerle zenginleştirin. Taze sebzeler, meyveler, baklagiller, taze otlar, rafine edilmemiş tahıllar, siyah ve bitkisel çaylar, zeytinyağı gibi polifenol açısından zengin besinleri tüketin.

Etleri yüksek ısıda pişirmeyin. Etlerinizi iyice pişirin ancak 200 derecenin üstüne çıkmamasına özen gösterin.

7 Altın Öneri:

Güne kahvaltı ile başlayın. Kahvaltı, vücudun metabolik kontrolü için oldukça önemlidir.  Günde 3 öğün yemek yiyin. Kahvaltı, öğle veya bir ara öğün ve akşam yemeği iştahı dengeler ve kolesterol seviyelerini düşürür.

Gece 12 saat açlık yeterlidir. Daha uzun açlık periyodunun büyük bir farkı yoktur.

Öğünlerinizde protein, diyet lifi ve sağlıklı yağlardan zengin besinler seçin.

Yatmadan en az 3 saat önce yemeyi bırakın. Bu, otofajiyi optimize eder.

Migrene kafa tutan o bitki! Migrene kafa tutan o bitki!

Günün erken saatlerinde daha kalorili öğünler tüketin, akşama doğru ise daha az kalorili besinler tercih edin. Bu beslenme şekli otofajiyi artırır.

Her gün yürüyüş yapın ve aktif olun. Uzun yürüyüşler, birçok gereksiz ilacı bırakmanıza ve dinç kalmanıza yardımcı olur.

Sağlıklı bir yaşam için dengeli beslenin, doğal yiyecekler tüketin ve düzenli olarak yürüyüş yapın.

Kaynak: Haber Merkezi