Kader üzerine birçoğumuz kafa yormuşuzdur. ‘İçinden çıkabilen var mı?’ bilmiyorum lakin pek sanmıyorum. Buna insanların kaderlerine ek olarak sanki coğrafyaların, ülkelerin kaderlerini de ekleyebiliriz.
Bakıyorum bir beraber yürüyüş söz konusu ya hep beraber akıl tutulması yaşıyor toplumlar ya da hep beraber iyi şeyler yapmak için uğraşıyorlar. Ya hep beraber modern olmak için uğraşıp bunun yanında genç kalıp yaşayıp yaşatıyorlar ya da gittikçe yobazlaşıp hayatı kendilerine ve başkalarına dar etmekle meşguller. Ne acıdır ki en akıllıları bile kendilerine liderlik edene uyup iyi kötü gözetmeksizin ona ayak uydurup duruyorlar . Şimdi bize dünyayı kurtarmak için gündüz yıldızları gerekiyor.
Bunları becerebilirlerse insanları tekrar insan formuna dönüştürmek için çaba vermeliler. Para kazanmanın güç elde etmenin irfan olmadığı, sevmenin ,yaşatmanın tekrar erdem haline geldiği bir toplum yaratmalılar. Aksi halde bu hızla yakında hiç kimse birbirini görme den hissetmeden yaşama şekline alışacak. İnsanlık, adı üstünde, kendi soyu tükenmeden, kendi değeri olan insanlığı bitirecek. Bu soyun tükenmesinden daha tehlikeli bir durum…
Umarım insanlara, İnsanlığın gereklerini yaşatmak, öğretmek için yol gösterecek liderler, kaderimizi değiştirecek, sebepler yaratacak, Kimlikler gelip bize dokunur, bizi tekrar eski insan kimliğimize döndürürler, bu da bize kaderimizin bir jesti olur.