Son yıllarda giderek artan bir sağlık sorunu olarak öne çıkan lenfödem, halk arasında fil hastalığı olarak bilinir. Özellikle kol ve bacaklarda görülen anormal şişliklerle kendini belli eden bu durum, hastaların estetik görüntüsünü bozmasının yanı sıra günlük yaşam aktivitelerini de ciddi şekilde olumsuz etkileyebilmektedir. Lenfödem, lenf sisteminin tıkanıklığı sonucu hücreler arası sıvının dengesiz bir şekilde birikmesi ile meydana gelir ve teşhis edildiği andan itibaren etkin bir tedavi sürecinin başlatılması gereklidir. İşte lenfödemle ilgili bilmeniz gerekeneler:
Lenfödem Nedir ve Nasıl Meydana Gelir?
Lenfödem, bağışıklık sisteminin bir parçası olan lenf düğümlerindeki tıkanıklık sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Vücuttaki hücreler arası sıvının düzenli bir şekilde süzülmesi ve kan dolaşımına karışması gerekirken, lenf sisteminde meydana gelen hasarlar bu süreci bozar. Lenf bezleri, kanallar veya düğümlerindeki hasarlar hücreler arası sıvı dengesinin bozulmasına ve sonuçta kol ve bacaklarda sıvı birikmesine neden olur. Bu durum, lenfödem olarak adlandırılır ve eğer hızlı bir şekilde teşhis ve tedavi edilmezse kronikleşebilir.
Lenfödem Belirtileri
Lenfödemin en belirgin belirtisi, vücudun çeşitli bölümlerinde, özellikle de kollar ve bacaklar olmak üzere meydana gelen şişliklerdir. Bu şişlikler zamanla artabilir ve kalıcı hale gelebilir. Hastalığın diğer belirtileri arasında ağrı, rahatsızlık, hareket kısıtlılığı, derinin kalınlaşması ve sık enfeksiyonlar yer alır. Lenfödem, giysilerin, ayakkabıların veya takıların dar gelmesine neden olur ve bu durum hastalar için günlük yaşamda ciddi rahatsızlıklar yaratabilir.
Lenfödem Nedenleri
Fil hastalığı, özellikle lenf bezlerinin çıkarılması veya hasar görmesi gibi durumlar sonucunda ortaya çıkar. Kanser tedavisi gören bireylerde, lenfatik damarların tıkanması bu durumu tetikleyebilir. Ayrıca radyasyon tedavisi, bazı cerrahi müdahaleler, enfeksiyonlar, travmalar ve kalıtsal faktörler de lenfödemin oluşumuna zemin hazırlayabilir.
Lenfödem Nasıl Tedavi Edilir?
Lenfödem için kesin bir tedavi yöntemi olmamakla birlikte, hastalığın etkilerini azaltmak ve daha iyi bir yaşam kalitesi sağlamak mümkündür. Dekonjestif lenfatik terapi adı verilen yöntem, sıvı birikintisinin azaltılmasına yardımcı olur. Kompresyon giysileri, manuel lenfatik drenaj, düzenli egzersizler ve cilt bakımı bu tedavi sürecinin önemli parçalarıdır. Enfeksiyon riskini azaltmak için cilt bakımına özen gösterilir ve gerekli durumlarda psikolojik destek de sağlanır.
Eğer lenfödem belirtileri gösteriyorsanız, vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmalı ve hekiminizin önerdiği tedavi planına uyarak hastalığın ilerlemesini engellemelisiniz.
