Yine güzel sözler, yine vaatler. Gün geçmiyor ki, icraat değil ama güzel sözler işitmeyelim.
Sayın Cumhurbaşkanımız bir konuşmasında yoksulluğu, sefaleti tarihe gömdük cümlesini ifade buyurdu. Sonraki günlerde de ülkemizin ekonomik sıkıntıdan kurtulacağını ve söyledi.
Güzel cümleler, iyi vaatler. Çünkü 20 yılda yapmak istediklerini, yapamadıklarının bir şekilde itirafı idi bu cümleler.
Yoksulluğu tarihe gömdük cümlelerini işittikten sonra şöyle bir düşündüm:
Esnafa bakıyorum feryat ediyor.
Emeklinin durumu zaten meydanda. Feryatları artık aydan bile işitilebiliyor.
İşçi, emekçi ve memurun gözü 2023 maaş zammında.
EYT’lilerin durumu hala belli değil feryatlarını duyan var mı bilemem.
Küçük esnaf feryat ediyor. Çünkü asgari ücretin artışı sonrası, işçilerine nasıl maaş ödeyeceğinin hesapları içerisinde.
Üniversiteli öğrenciler kitap parası bile bulamadıkları için feryat ediyor.
Büyük iş yerleri bile nasıl işçi çıkartacağının hesaplarını yapıyor. Çünkü, asgari ücret artışı sonunda bütçesi kafi gelebilecek mi?
Okula aç giden öğrencilerden bahsediliyor.
Peki, ama biz neyi tarihe gömdük?
Kısacası her halükarda perişan vaziyette olan millet hala tarihte yaşıyor.