Gaziantep FK, sezona tam kadro hazırlanamadığı, transferlerin kampa katılmadığı, as oyuncularını kaybettiği, mevkisel ve sayısal olarak eksik yaşadığı bir dönemi geçiriyor. Bu takım kuruldu kurulalı böylesine bir zorlu bir süreç yaşamadı.
Bu kadar sıkıntının üzerine ilk 2 haftada '0' çekilmesi -ki aslında beklenti de oydu- takımın üzerindeki baskıyı daha da arttırdı.
İşin yönetim tarafında;
Arı gibi çalışan, iyi niyetle sorunları çözmeye çalışan bir ekip olduğunu söylemek, bu konuda haklarını teslim etmek gerek. Ama hem alınan oyuncuların transferlerinin çok geç tamamlanması hem de en az 3-4 oyuncuya daha ihtiyaç olunması yönetimin işini de bir hayli zorlaştırıyor. Kesinlikle işleri bitmedi ve bu şiiri yarım bırakmamaları gerekiyor.
Futbolcu tarafında;
Depremden etkilenen, birçok oyuncunun gittiği bir takımda kalanlar için de zor bir süreç. Özellikle tam kadro kamp yapamamanın ve üstlerine kalan psikolojik yükün ağırlığı nedeniyle performans gösteremeyen oyuncular var. Furkan gibi, Markovic gibi, Mustafa gibi, Arda gibi...
Teknik direktör tarafında ise;
Durum en vahim olanı. Kadro derinliği yok. Erdal Güneş farklı oyun planı uygulamak istese eli bağlı. Kampta o dönem katılan oyuncuları fizik kapasite olarak hazırladı ama sonradan transfer edilenler de antrenman eksikliği nedeniyle istenilen formda değiller. Oyunun kötü gittiği anlarda hamle yapmak için dönüp kulübeye baktığında gördüğü tablo, genç ve Süper Lig tecrübesi eksik oyuncular. Haliyle, Erdal Güneş'in geceleri gözüne uyku girmediğine eminim.
Tüm bu zor tablo karşısında, son haftalarda Gaziantep'te olağanüstü güzel bir gelişme oldu. Taraftarlar, bu takıma destek olma noktasında gerek antrenman ziyareti, gerek sosyal medya paylaşımları gerekse de maçta stada giderek hatrı sayılır bir destek verdiler. Bu takımı önceki yıllarda olduğu gibi 'yabancı, aristokrat, zenginler kulübü' olarak görmüyor taraftarlar. Bu takım ilk defa 'ŞEHRİN TAKIMI' olarak görülüyor.
Gerçekten de;
İşadamından kanaat önderlerine,
Sivil toplum kuruluşlarından resmi kurumlara,
Medyadan taraftara,
Yönetimden takıma kadar her zümrenin desteğine ihtiyaç var. Karşılaşılan tablo "En zorlu süreç ise, destek de en büyük olmalı"
Bu bağlamda Konya maçı bir çıkış maçı olabilir. Oyuncu grubu bu maça en yüksek konsantrasyonunu vermeli. Olası her türlü sonuçta da taraftar ve medya başta olmak üzere her kesim bu konsantrasyona ve desteğe devam etmeli. 'Kazanan Gaziantep Olacak'.