Benzin istasyonlarındaki tabelalara bakıyorum, öyle bir indirim gelmiş ki, mazotun litre fiyatı 9 TL. benzinin ise 10 TL.
Sonra marketleri gezmeye başlıyorum. Aman Allah’ım, etiketlere inanamıyorum adeta. Şeker 3 TL. peynirin kilosu ise 15 TL.
Sonrası mı?
Lüks bir apartmanda oturan bir kiracı ile karşılaşıyorum. Kaça oturuyorsun diye sorduğumda, aldığım cevap beni adeta havalara uçuruyor. Zira adam 550 TL kira ödediğini söylüyor.
Kendi kendime düşünüyorum ve daha dün 15 bin TL ödenen kira nasıl oldu da 550 TL’ye düştüğünü anlayamıyorum.
Derken bakkal fiyatları gözüme çarpıyor. Patates 2 TL, patlıcan 3 TL ve tüm fiyatlarda 5 TL’nin üzerinde rakam yok.
Ekmek fırınının önünden geçiyorum. O da ne? Ekmek 75 kuruş.
Kendi kendime düşünüyorum ve bu fiyatları böyle düşünen kim olabilir acaba diyorum. İktidar, baktı ki vatandaş çilede, fiyatlarda indirim mi, yaptı diyorum.
Ve bir sesle uyanıyorum:
“Kalk hadi vakit geç oldu”
Meğer rüya imiş bu gördüklerim ve beni uyandırana kızıyorum.
Bırakın da rüyada biraz rahat edelim, diyorum.