28 Mayıs’ta gerçekleşen çekişmeli ve zorlu seçimin ardından vatandaşlar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yola devam dedi.

28 Mayıs akşamı seçim sonuçları açıklandıktan sonra Türkiye’nin 4 bir yanından vatandaşlar sokağa döküldü. Gecenin geç saatlerine kadar kutlamalar yapıldı, halaylar çekildi, meşaleler yandı ve her yer düğün yerlerine döndü.

Sosyal medya üzerinden millet ittifakının kesin yüzde yüz kazandığını paylaşımlarının ardından sadıklardan çıkan sonuçlardan şok oldular. Cumhur ittifakının kazanmasının ardından vatandaşlar sokakları doldurup taşırırken sosyal medya üzerinden millet ittifakını destekleyen vatandaşlar ise, ‘Kimse gelip bana açım, çocuğuma bez alamıyorum demesin. Cahilsiniz’ şeklinde paylaşımda bulundular.

Seçimin ikinci tura kalmasının ardından Millet İttifakı depremzedelere yapılan yardımları haram etmişlerdi ve daha kötüsünün başlarına gelmesini dileyerek beddualarda bulunmuşlardı. Bu tepkiler sandığa da yansıdı ve vatandaş Erdoğan dedi.

Benim sıradan bir vatandaş olarak gözlemlediğim en basit anlatımıyla Kılıçdaroğlu’nun seçimi kaybetmesinde en önemli etkenlerden birisi de depremzedelere hakaretin dışında Selahattin Demirtaş mevzusu idi. Vatandaş olarak sandık başına gittik ve oy kullanım yerlerinden ayrılırken oluşan kalabalığın yüzde 85’inden en az ‘Kılıçdaroğlu, Demirtaş’ı içeriden çıkaracakmış, daha çok oy bekler. Ekmek 100 TL de olsa vatanım için Erdoğan’a oy vereceğim. Milletimiz, devletimiz bölünmesin’ cümlelerini birer domino taşları gibi önümüze dizildi.

‘Kılıçdaroğlu Aday Olmasın’ hastaghleri aslında haklıydı. Kürt seçmene ayrı, Türk seçmene ayrı davrandı. Halbuki Türkiye Cumhuriyeti içerisinde barınan vatandaşlık hakkına sahip olan her etnik köken, kurucu unsuru Türk olan bayrağın altında Türk vatandaşıdır. Seçmen; Türk, Kürt diyerek ayrılmaz, ayrıştırılamaz.

Ne yazık ki bu seçimde de ana muhalefetin gafları, yerel yönetimsizliği ile CHP, hayal kırıklığı ve umutsuzluktan başka bir şey elde edememiştir. Mesela herhangi bir yerel mitinge organize olmayan il teşkilatları seçim çalışmalarını iyi yöneterek Gaziantep’te oy oranını yükseltemedi. Genel neyse yerel de o oldu işte….

Seçimin ardından Cumhur İttifakı zaferi kutlarken, Millet İttifakı’nın adayı Kılıçdaroğlu yine yazılı bir metinden kitap okur gibi bahanelerini sıraladı, teşekkür etti ve emanet gibi durduğu kürsüden indi. CHP’liler ve Millet İttifakı’nın diğer üyelerinin seçmenleri istifa beklerken karşılarında metin okuyan mağlup bir aday buldular. Seçimin kazasız belasız geçmiş olması demokrasimiz için gurur vericiydi. Sözün kısası mevcudumuzdaki Cumhurbaşkanımız yeni dönemde de ülkemizi ve bizleri yönetimde temsil edecek, millet yetkiyi ve iradeyi Erdoğan’a teslim etti, hayırlara vesile olsun.