Yerel basın olarak zorlu bir süreçten geçtiğimiz herkesin malumu.
Biraz daha dik ayakta durabilmek adına, sadece renkten tasarruf ederek, içeriği koruyarak sesimizi gür çıkarmaya çalışıyoruz.
Fakat anladık ki, yerelde her kitlenin sesi olmaya çalışan basının sesini, hiçbir kitle yöneticisi maalesef ki duymadı. Gaziantep Ticaret Odası haricinde…
Yerel basın mensupları olarak her geçen gün kurumlarımızı biraz daha eriterek, gücümüzü zorlayarak ayakta kalmaya çalıştığımız bu günlerde hiçbir kurum ve kuruluştan, altını çizerek belirtmek istiyorum ‘manevi’ bir destek göremezken, arkamızda duran tek kitle Gaziantep Ticaret Odası oldu. Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım, basının halini görüp de kol kola girip ‘Birlikte çıkacağız bu dar boğazdan’ demeyi de bildi. Başkanı böyle olan bir odanın Genel Sekreter Yardımcısı Ozan Emre Emrağ da bizleri her gün umutlu ve güçlü durmamız konusunda motive etmekten geri kalmadı.
Bizler; her kesimin, her bireyin, her odanın, her belediyenin, her partinin, her sektörün, her esnafın, kısaca Gazianteplinin sesini duyurmaya çalışırken, maddi zorluklar sesimizi kıstı. Basının sesini sadece Gaziantep Ticaret Odası duydu. Peki diğer odalar, kurumlar, belediyeler? Söz konusu biz olunca neden sustular? Yerel basın olarak manevi anlamda destek bekliyoruz.
Haftalardır siyah beyaz çıkardığımız gazeteler sebebiyle arayıp halimizi-hatrımızı soran, derdimizi dinleyen olmadı.
Basın milletin sesi dedik, basının sesini sadece Gaziantep Ticaret Odası duydu.