Allah’ın büyüklüğünün insanın tasavvurunun o denli üstündedir ki lisanlarımızın büyüklüğü tarif etmek için üretim deyişleri O'nun büyüklüğü karşısında yetersiz kalır.

 O'nun büyüklüğünü ancak eserlerinindi inceleyerek hayal edebiliriz. İbn-i Arabiye göre Allah-u Teala'nın mütekebbir olması zati için yaratılmışların sıfatlarından münezzeh olma anlamına geldiği gibi büyüklenmeye kalkan azgın ve zalim insanları kahır ve galebede altında kalmayı ifade eder.

Yine ona bu ismin tecellisi onun kendi şerefinin varmasını sağlar. Kul, yaratıklardan hiçbirisine karşı kendisinde bir üstünlük görmediğini Allah onu Mütekebbir isminden mazhar yapar.

İnsan bu sayede kendi varlıklarını yücelterek sirke düşmekten korunmuş olur. Bu ismi şerif hükmünce hükmünce insan çalışıp çabalamalı, büyük adam olmalı; fakat hiçbir zaman büyük görünmemeli. Tekebbürden tevazua sığınmalı. Zaten tevazu ancak gerçekte büyük olanların gösterebileceği bir ahlaktır.