Tarih boyunca Türk kadınının kahramanlıkları konuşulur. Kurtuluş savaşında Türk kadınlarının gösterdiği cesaret ve fedakârlık övgüye değerdir.
Kadınlarımız Kurtuluş Savaşında erkeği ile omuz omuza cephedeki yerini almış, düşmana karşı silâhı ile savaşarak, cepheye mermi taşıyarak, yaralı askerleri tedavi ederek, cephe gerisinde silâh ve giyecek imal ederek vatanın kurtuluşunda ve bu günlere ulaşmamızda büyük pay sahibi olmuştur.
Birçok kahramanlık destanının yazıldığı Çanakkale Savaşlarında Türk kadını Gelibolu Yarımadasının her karış toprağında yatan Mehmetçiklerin yanında göğüs göğüse çarpışmış, Anadolu’nun düşmana karşı şahlandığı milli mücadele döneminde Türk kadını vatan savunmasında erkekler ile beraber çok önemli hizmetler yapmıştır.
Türk kadını hayatın her safhasında erkeklerin yanında her türlü sorumlulukları paylaşmış, özellikle Kurtuluş Savaşı’nda, mücadelenin her döneminde bu kutsal savaşa destek vermiştir.
Nitekim Mustafa Kemal Atatürk “Dünyada hiçbir milletin kadını, ’’Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluş ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar himmet gösterdim diyemez” demek suretiyle kahraman kadınlarımızın değerini ifade etmiş ve onları hak ettikleri şekilde onurlandırmıştır.
Anadolu’nun düşmana karşı onurunu, namusunu şeref ve haysiyetini koruyan Halide Edip Adıvar, Nene Hatun, Nezahat Onbaşı, Antepli Yirik Fatma, Gördesli Makbule, Tayyar Rahmiye ve daha ismini bilemediğimiz kahraman Türk kadını, erkeklerle beraber çok önemli hizmetler yapmıştır. Bu savaşta Türk kadınının kahramanlıkları, vatan uğrunda hayatını hiçe sayarak yaptığı fedakârlıkları, İstiklal Savaşımızın kazanılmasında en büyük etken olmuştur.
Cumhuriyetimizin temelinde Türk kadınının çok büyük emeği, kanı ve gözyaşı vardır. 15 Temmuzdaki darbe girişiminde Türk kadını yine dirayetini göstererek vatanın kurtuluşu için canını hiçe sayarak tankların önünde durmuş, yanlış yolda olan bazı askerleri girdikleri bu yoldan geri çevirmek için onlara ana şefkatiyle yalvarmış, dil dökmüş, velhasıl ülkemizin yeni bir Suriye’ye çevrilmemesi için tüm gayretiyle direnmiş, vatan hainlerini geri püskürtmüş ve onların hain amaçlarının gerçekleşmesini engellemişlerdir.
Dedim ya; Vatanın zor zamanlarında her zaman Türk kadını dirayetini gösterir, vatan savunmasında önemli roller üstlenirler diye. İşte günümüzün Nene Hatun’u, Halide Edip’i (Halide Onbaşı), Nezahat Obaşısı, Antepli Yirik Fatma’sı, Gördesli Makbulesi, Büyükşehir Belediye Başkanımız Bakan Fatma ŞAHİN Hanımefendi de 15 Temmuzdaki darbe girişimini gerçekleştirmeye çalışan vatan hainlerinin emellerine ulaşamaması için Gaziantep halkının desteğini de arkasına alarak özveriyle, bütün gücüyle gayret etmiş, ülkemizin birliği dirliği için gözünü budaktan esirgemeden çalışmıştır.
Türkiyedeki 3 kadın Büyükşehir Belediye Başkanından biri, bana göre TEK BÜYÜK BAŞKAN BAKAN olan Fatma Başkanıma sizlerin nezdinde teşekkürü bir borç biliyorum. İyiki varsın Fatma Başkanım, iyi ki Antep halkı sana oylarını vererek seni bu koltuğa oturtmuş. Allah’a şükür ki sizin gibi dirayetli bir Belediye Başkanına sahibiz. Koltuğunu doldurmak her babayiğidin harcı değil. Ki sizin de oturduğunuz o koltuğun hakkını verdiğinizi kimseler inkar edemez.