Açgözlülük, toplumun ve insanın en büyük düşmanıdır. Bu hastalığa yakalananlar, yüksek oranda mal varlığına sahip olsalar bile hiç bir şeyi yokmuş gibi davranır. Bildiğiniz varlık içinde yokluk... "Hep bana" diyerek hayatlarını bir hiç uğruna heba ederler. Aslında sorunları daha fazla kazanmak, daha fazla mal varlığına sahip olmak değil. Sorunları hırs...
Açgözlülük sadece sonradan yüksek oranda mal varlığına sahip olan insanlarda görülmez. Doğuştan yüksek oranda mal varlığına sahip olsalar bile açgözlülük hastalığına yakalanabilirler.
Allah kimseyi bu hastalıkla sınamasın. Benim hayatım boyunca en korktuğum şey açgözlü biri olmaktır.
Açgözlü birisi olduysak bununla nasıl baş edeceğiz? Bundan nasıl kurtulacağız?
İlk olarak açgözlü birisi olduğumuzu kabul etmeliyiz. Çünkü inkar bizi içinden çıkılmaz bir soruna yöneltir. Bu nedenle ilk olarak sorunu kabul etmeliyiz. Daha sonra sorunun maddi gelirle ilgisi olmadığını anlamalı ve özgüven sahibi olmalıyız. Açgözlülüğün zıttı olan cömertlik kavramını benimsemeli ve bu doğrultuda kendimizi dönüştürmeliyiz.
Cömertlik, açgözlülüğün zıt kalitesi ve açgözlülükten kurtulmak için ana yardımcıdır. Bu nedenle, bağış ve yardımlar açgözlülükten kurtulmanın ana yoludur. İnsanlara olan şefkatin eklenmesi ve birisinin paraya ihtiyacı olduğu anda daha yüksek olabileceği iddiası önemlidir ve hayati bir zorunluluk ile bağlantılıdır. Pişmanlık veren sadakaların verilmesi ve yalnızca alma değil, bencillikten ve özellikle de açgözlülükten kurtulma yeteneği de olacaktır.