Bugün 8 Mart. Türkiye Ortadoğu’da bir ülke.
Çilem Doğan 9 kez polise gitti, kocasından şikâyetçi oldu. Kendisine şiddet uygulayan ve fuhuşa zorlayan kocası Hasan Karabulut’u öldürdü. “Hep mi kadınlar ölecek?” diye sordu.
Çilem evlendikten 28 gün sonra hastalandığı için kocasından şiddet gördü. Fuhuş yapmayı kabul etmediği için sokak ortasında saçından sürüklenerek tekmelendi. Hamileyken, hatta doğum yapmak üzereyken, hastanede makineye bağlıyken bile dövüldü.
Beyler, kuşkunuz olmasın.
Dünya Kadınlar Günü’nü bugün her zaman olduğundan daha sıkı bir kadın dayanışmasıyla kutluyoruz.
Ekonomiye yön veren, siyasette dinlenen, yönetimde söz sahibi, evinin değil işinin de patronu kadınlarla bugün el eleyiz.
Dövülmemek için, her türlü şiddete ve önyargıya karşı, artık kötülüğün karşısında ‘bayanlar’ değil, kadınlar var!
Ölümü savunmadık, kadının ölümünü hiç savunmadık. Ama Çilem ‘Hep mi kadınlar ölecek?’ dediği gün düşündük. Hep kadınların öldüğü bir ülkede, hep kadınlar mı ölecek?