Ak Parti geleneğidir. Seçim olsun olmasın, hep sahadadır, vatandaşın derdini dinler. Çözüm bulur bulmaz o ayrı ama, genelde Ak Partili isimleri sahada görürüz.
Ak Parti’yi diğer partilerden ayıran en büyük özellikte zaten budur. Yani, sadece seçimden seçime değil, her zaman vatandaşın yanında olmaları…
Ak Parti’nin kurumsallaşmış yapısı, bu organizasyonun kusursuz işlemesini sağlıyor. Dile kolay 22 yıldır iktidarda kalışın perde arkasındaki sebeplerinden biriside işte budur…
31 Mart seçimlerine giderken, bu geleneğindeki devam ettiğini gözlemlemekle birlikte, sahada olmayışları dikkat çeken isimler de var…
Kimler mi mesela?
Ak Parti’nin 7 milletvekili bulunuyor.
Abdulhamit Gül’ün durumu malum. Grup Başkanvekili ve mecliste gündemi hep yoğun. Kaldı ki buna rağmen, fırsat buldukça Gaziantep’te, seçim çalışmalarında…
Peki ya diğerleri…
Ali Şahin, İrfan Çelikaslan, Mesut Bozatlı sahada.
Derya Bakbak’ı kısmen görüyoruz.
Eyüp Özkeçeci ve Bünyamin Bozgeyik nadiren…
Tabi bir de eski milletvekilleri var.
Şamil Tayyar, İslahiye ve Nurdağı’nda seçim zaferi için yoğun uğraş veriyor.
6 dönem milletvekilliği yapan Mehmet Erdoğan, 4 dönem milletvekilliği yapan Nejat Koçer, genç yaşta 1 dönem milletvekilliği nasip olan Müslüm Yüksel ile MKYK üyesi Sait Kirazoğlu’nu ben daha bir programda bile görmüş değilim…
Sebebi nedir bilmiyorum ama, eğer ki milletvekili listesine alınmadıkları için küsme-darılma durumu varsa, bunun izah edilir hiç bir yanı yok…
Şu da var, milletvekili seçimlerinde gecesini gündüze katarak en az adaylar kadar çalışan Fatma Şahin, Mehmet Tahmazoğlu, Rıdvan Fadıloğlu’nun kendi seçiminde eski-yeni milletvekilleri tarafından bu kadar yalnız bırakılmaları vefa anlamında hiç hoş değil…
Benzer durum CHP’de de var. Melih Meriç, bırakın seçimi, vekil seçildiği günden bu yana her gün sahada. Milletvekilliği performansı olağanüstü. Doğrusu, kimse kendisinden bu performansı beklemiyordu.
Hasan Öztürkmen ise nadiren gözüküyor. Oysa, teşkilattan gelen bir isim olan Öztürkmen’den beklenti çok daha büyüktü.
MHP’de Sermet Atay, seçim için dört koldan saldırıyor ve çalışıyor. Bakıyorsunuz bir gün Fatma Şahin ile gün boyu programda, bir gün Araban’da, bir gün Karkamış’ta, bir gün Oğuzeli’nde. Hiç durmuyor…
Ak Partili milletvekilleri ile ilgili yaptığım eleştiriyi HÜDAPAR’lı Şehzade Demir için de yapacağım. Geçen gün HÜDAPAR İl Başkanı Göçer ve Büyükşehir adayı Erat gazetemize ziyaret için geldiklerinde de söyledim. Adının önünde Gaziantep Milletvekili sıfatı bulunan bir ismin Gaziantep’e hiç gelmeyişinin kabul edilemez olduğunu belirttim. Şehzade Demir, seçildi, Ankara’ya gitti, Gaziantep’i unuttu maalesef.
DEVA Partili Ertuğrul Kaya, sahadaki vekillerden birisi olsa da, partisinin durumu malum. Çalışsalar ne yazar, çalışmasalar ne yazar? Her gün daha da eriyorlar…
EMEP Genel Başkan Yardımcısı Sevda Karaca Demir de sürekli Gaziantep’te olan vekillerden. Daima iş ve işçi eylemlerinde gördüğümüz Demir, şu ana kadar seçim çalışmalarında aktif değil. Kent uzlaşısı mı, başka bir neden mi, sebebini bilemiyorum?
İyi Parti Milletvekilinin ise Gaziantep’e gelmemesi, buralarda gözükmemesi daha hayırlı. Memleketten uzak olsun, Mısır’a sultan olsun… Böyle daha iyi… Zaten İyi Parti Gaziantep’te ununu elemiş, eleğini asmış. Onlar da çalışsalar ne olur, çalışmasalar ne olur? Alacakları oy belli, siz deyin 3, ben diyeyim 2.
Sözün özü, 14 Gaziantep milletvekilinin yerel seçin performansını ele alacak olursak, 4-5 tanesi dışında diğerleri, dostlar bizi görsün havasında…