Ne garip değil mi, genel siyaset ile yerel siyaset arasındaki benzerlik... 

Genel siyasette, belediyelere yönelik operasyonlar, yolsuzluk, hukuksuzluk iddiaları ve yangın yerine dönen karşılıklı suçlamalar...

Yerel siyasette, yine Şehitkamil Belediyesi denetim komisyonu seçimi ile başlayan gerilim, hukuksuzluk ve son olarak asfalt ihalesi ile dikkat çeken gelişmeler...

Tek fark, belediyeler meselesi ülke genelinde ana gündem ama, Gaziantep'teki gelişmelere duyarsız, izlemekle yetinen yerel siyaset var...

Konuyu biraz açalım isterseniz...

Beşiktaş Belediyesi'ndeki gelişmeler herkesin malumu. Ülke siyasetinde resmen savaş var. Cumhurbaşkanı Erdoğan her gün konunun üzerine gidiyor. CHP belediyeciliğini topluma şikayet ediyor, heybedeki turpun büyüklüğünün de işaretlerini veriyor. 

Recep Tayyip Erdoğan olmak kolay değil. Ömrünü bu davaya harcadı. 22 yıl Türkiye'de iktidar kalmak, dip yapmış ülkeyi sıfırdan alıp bambaşka seviyeye çıkarmak ve bunu yaparken de sürekli oyunu artırmak, siyasetin de, liderliğin de ötesinde...

Recep Tayyip Erdoğan bunları yaparken, kendisinin kentteki temsilcilerine, koltuk, makam verdiklerine bakar mısınız? Erdoğan olmasa, bin oy alamayacak, oturdukları makamları rüyalarında bile göremeyecek insanlar, davanın neresinde acaba?

Türkiye genelindeki Beşiktaş'taki durumun bir benzeri Gaziantep'te, Şehitkamil'de var... Ak Parti İl Başkanı da, milletvekilleri de, teşkilatı da, meclis üyeleri de kafalarını kuma gömmüş, izlemekle yetiniyor. 

Neymiş, "Mesele CHP'nin iç meselesiymiş, taraf olmak doğru olmazmış..." Siz böyle düşünürken, bakın ne oluyor! Allah'ın sopası yok ki...

Ak Parti İl Yönetim Kurulu üyelerinin bulunduğu whatsapp grubundaki yazışma, CHP'li meclis üyesine sızdırılıyor. Ardından boy boy muhalif medya arıcılığıyla Türkiye gündeminde, TMBB gündeminde...

Sen, CHP'nin iç meselesi diye müdahil olmazsın ama CHP senin aile içindeki yazışmayı işte böyle alır, haklı olarak her yerde kullanır... Ondan sonra da yana yana köstebek peşinde koşarsın... Bulsan ne olacak ki...

Geçen haftaki yazdıklarım da benzer konuydu. Ak Parti'nin Gaziantep'te sessizliğine, üzerine ölü toprağa serilmiş haline isyandı. Tabi, bazı dostlar "Yazmışsın yazmışsın ama, sonunu getirmemişsin" diye sitemlerini bildirdi. Böyle giderlerse, elbet tamamını yazacak günler de gelecek.

Görelim Mevla'm neyler, neylerse güzel eyler...