Ak Parti Gaziantep Milletvekilleri'ni yazmayayım diyorum ama, onlar da kendilerini zorla yazdırmak için her şeyi yapıyorlar.
Yıllardır, Gaziantep Milletvekillerinin sahadaki karşılığını hep sorgulayan, kentin sorunları konusundaki tavır almalarını eleştiren sayısız yazım vardır. Her yazımdan sonra da, bir çok kez kendileriyle sebep-sonuç ilişkisine dair değerlendirmeler yaparım.
Açık söyleyeyim, milletvekillerinin çoğuyla, insani olarak sevgi-saygı çerçevesinde ilişkilerim iyi düzeydedir. Ne zaman ulaşmak istesem, çoğunlukla ulaşırım da...
Ama, mevzu Gaziantep, kentin ali-menfaatleri olunca, eleştirmek gazeteci olarak görevimiz. Ben de bunu yapıyorum, yine yapacağım...
Gelelim söyleyeceklerime...
Ak Parti Gaziantep camiasındaki içten içe çekişme, 2024 yerel seçimleri öncesinde ve sonrasındaki sürpriz sonuçla kendini açığa çıkardı.
Milletvekillerinin meclis listelerine kendilerine yakın isimleri daha fazla koyma savaşı, ardından propaganda döneminde etkisizlikleri, özellikle 2.5 milletvekiline sahip Nizip'in buna rağmen kaybedilmesi parti içinde hep konuşuldu. Konuşulanların doğruluk payı da çok fazla...
Daha önemlisi, bugün sahaya insek, Gaziantep milletvekillerine yönelik tanınırlılık anketi yapsak, Abdulhamit Gül'ü bir kenara koyarsak, hangi yüzdeyle çıkacakları herkesin malumu...
Tanınırlılık dedik ya, bir örnek vereyim. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yakın tarihte bir ortamda gördüğü kıdemli bir milletvekiline, "Gaziantep'in eski milletvekili değil misin" ifadesini kullandığı iddia ediliyor.
22 yıllık Ak Parti iktidarında ben, Gaziantep milletvekillerini hep açılışlarda yer kapmak için dirsekleşmeleri, fotoğraf karesinde görüşme yarışına girmeleri, birilerinden rol kapmaları, belediyelerin etkinlikleri sayesinde boy göstermeleri, az da olsa icraatlarıyla hatırlıyorsam, halk nasıl tanısın ki...
Kabul edelim, Ak Parti eski Ak Parti değil. 22 yıl bu partinin her bir ferdini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sırtına aldı taşıdı. Hepsine, hayal bile edemeyecekleri makamlar, mevkiler, başkanlıklar, milletvekillikleri verdi. Ama, artık deniz bitti.
Rüzgar durduysa, küreklere asılma zamanı geldi ya, artık Ak Parti'de de, bugüne kadar Reis'in sırtından geçinenler için, küreklere asılma zamanı geldi...
Davanın devamı, 22 yıllık kazanımların sürekliliği için artık sadece Recep Tayyip Erdoğan değil, herkesin getireceği bir reyin bile kıymeti bu kadar büyükken, Gaziantep Milletvekillerinin hala kendi geleceklerini düşünmeleri, hatta egolarının peşinde olmalarını anlamak inanın çok ama çok üzücü...
Örnek vereyim...
Gaziantep Ticaret Odası'nın Ankara'da geleneksel olarak düzenlediği Gaziantep Buluşmaları'na katılmamalarının izahı olur mu?
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz orada, ekonominin patronu Mehmet Şimşek orada, Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu orada, kent protokolü orada, üst düzey bürokrasi orada, muhalefet milletvekilleri orada, ama iktidar partisi Milletvekilleri orada değil...
Gaziantep'in sorunları masaya yatırılıyor, çözüm önerileri konuşuluyor, kentin röntgeni çekiliyor, ama maalesef Ak Parti Gaziantep Milletvekilleri yok...
Bir milletvekili dışında tamamı da geliriz dedikleri halde gelmemişler. Katılmayacağını beyan eden de Derya Bakbak.
Daha sonra katılmama yönünde ortak karar almışlar ve bahane olarak da bütçe görüşmelerini göstermişler. Bahaneniz bu olursa, muhalefet milletvekilleri nasıl katıldılar diye sorulmayacağını mı düşündünüz?
Katılmamalarının ardındaki neden aslında bambaşka. Tahmin ettiğim bir iki konu var ama, emin olmadığım için yazmıyorum...
Biraz önce de yazdım ya, davanın devamı, kazanımların sürekliliği için, kendi geleceğinizi, egolarını koyun bir tarafa da, gerçekten milletin vekili, davanın neferi olmayı tercih edin...
Milletin vekili olmak ve Gaziantep Milletvekilleri...
Mehmet Demir
Yorumlar